Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay’ın, aylar önce dile getirdiği ve bir hayli yol alınan, organize sanayi bölgeleri gibi, organize konut bölgeleri oluşturulmalı çıkışı, konu ile ilgilenenleri de bir hayli heyecanlandırmıştı.
Bursa gibi, sanayisi kabına sığmayan şehirler için, kalifiye veya vasıfsız işçi bulunamadığını zaman zaman haberlerden okursunuz. Gerçekten de ticaretin hızlı olduğu dönemlerde, makine başına koyacak operatör sıkıntısını sık sık yaşayan birisi olarak ben de bu görüşe katılıyorum. Çok hızlı büyümesine rağmen, eleman miktarını aynı büyüklükte artıramamıştır Bursa. Dolayısı ile buna bir çözüm olabilmesi açısından, çalıştığı fabrikaya yakın ikamet ettirilebilirse, hem işçinin firmaya bağlılığı, hem de daha verimli çalışması mümkün olabilir. Bu yüzden OKB’ler başarılı bir örnek olabilir.
Özellikle son yılda, kiralarda ve bina fiyatlarında meydana gelen fahiş artışlar, işçinin de evini değiştirmesini mümkün kılmamaktadır. Eğer doğru uygulanabilir ve ranta kurban edilmez ise, yeni konut bölgelerinin, Odaların gözetiminde ve kooperatifleşme ile belki uygun fiyatlı taksitlerle, işçilere de konut edinmesi için bir imkan oluşturulabilir.
Buna paralel olarak, hükümetin yeni icraatı olarak, imarlı uygun fiyatlı arsa üretilmesi de halka açıklandı. Hazine arazilerinden ayrılacak 100 bin arsa, talep edenler arasından belli şartları sağlayanlar arasında çekilecek kura ile taksitli olarak hak sahiplerine satılacak.
İki gelişmeyi de önemsiyorum. Özellikle yazılarımda da dile getirdiğim, şehirlerimizin merkeze toplanarak daha yüksek bina yapıp, arsa fiyatlarını patlatma politikasından vazgeçmeye yönelik hareketler olarak görüyorum. Türkiye’nin arazisi, halkı tek veya iki katlı konutlarda oturtmaya yeter. Yeter ki doğru planlayabilelim.
Buradan bir doğru noktaya daha ilerleyebilmemizi umut ediyorum. Sayın Burkay ile bir yemekte de paylaştığım, bu OKB’lerin tamamının ahşap konut sistemi ile yapılması ve halkın bu planlama ile deprem belasından da kurtarılması fikri hayata geçirilmelidir. Çünkü açıklanan bölgelerin yine bir kısmı fay hattının olduğu bölgeler ve ahşap konutlarda depremde ölüm oranı sıfıra yakın. Yani ülkenin deprem konusundaki makus talihini, bir kararla yenmek ve bir taşla iki kuş vurmak mümkün.
Ayrıca Çevre Şehircilik Bakanlığının satışa sunacağı arsalar ile ilgili, halka 5 tip proje sunup, maliyetleri de aşağıya çekici planlamalar yapması gerektiğini düşünüyorum. Böylece daha bina başlamadan halkın elindeki paranın eritilmemesi ve bina fiyatlarının da yavaş yavaş aşağıya çekilmesi mümkün olacaktır.
Bir sözüm de bu işlerle ilgilenmesi gereken Orman Mühendisleri Odası’na, belki Burkay’ın kooperatifler üzerinden kotarmayı düşündüğü organize konut bölgesinde bir kooperatif kurarak, ahşap konutların nasıl yapılması ile ilgili hem doğru örnekleri sunmak, hem de üyelerini ahşap konuttan faydalandırmak isteyebilirler, ne dersiniz?