Başkan adayı olsaydım, kentlerin en çok sorun yaşadığı konulardan başlayarak çözüme gitmek isterdim. Şu anda enflasyonist ortamda artık konut edinmek en zor konulardan biri haline geldi. Ailede çiftin çalışması durumunda dahi, maaşların kredileri ödeyemez durumda olduğu ve bankaların da kredi vermedikleri tüm medyada yer almakta. O halde belediyeler buna nasıl çare üretir?
Öyle bir çözüm bulalım ki, bu konutlar depremde hiç hasar almasın veya içindekini öldürmesin, fiyatı muadillerine göre ucuz olsun, yapımı hızlı olsun ve hata payı bırakmasın, ısıtma ve soğutma giderleri düşük olsun, yapımında ve yıkımında az enerji gerektirsin, yıkımından sonra elde kalan malzeme dönüştürülebilir olsun, dağ gibi yığılmasın, üretiminde sıfır karbon salınsın, kullanırken karbonu hapsetsin, sürdürülebilir malzeme kaynağına sahip olsun, hatta vatandaşlar kendi evini yapabilir durumda olsun…
Satırları okumaya başlayınca pek çok okurum “ee bu Ahşap Konut” diyeceklerdir. Evet yukarıdaki tüm özellikler Ahşap Konut sisteminde var. Peki belediye başkan adaylarımızdan bu konuda herhangi bir vaat, düşünce, plan, program duyuyor musunuz? İşte ben aday olsaydım, buradan başlar, ahşap proje ile gelenlere kolaylık ve teşvikle başlardım.
Çünkü, yapılacak konutun ömrü muadillerine göre çok daha uzun olacak, her depremde vatandaşlar kaçacak yer veya toplanma alanı aramayacaklar, AKUT tarzı gruplara eskisi kadar ihtiyaç kalmayacak, deprem sonrası enkaz kaldırma yıllarca sürmeyecek, altyapı her deprem sonrası yeniden yapılmayacak, yıkılan veya ağır hasar alan binalar her deprem sonrası ülke ekonomisinde ağır tahribatlar vermeyecek. Fazla enerji harcanmayacağı için nükleer santral vs gibi ülke kaynaklarını dışarıya kullandırıcı sözleşmeler yapmak zorunda kalmayacağız. Paris sözleşmesinde imza attığımız, “2030 yılında karbon miktarını %21 oranında azaltacağız” sözünü yerine getireceğiz ama en önemlisi, ahşap konutlarda insan nötr yaşayabileceğiz.
Yukarıdaki her madde aslında ülke politikalarının nasıl dönüşmesi gerektiği konusunda yol açıcı ve vatandaşların hayatta kalmalarını, ülkenin varlığının çar çur edilmemesini, kaynakların doğru kullanımı vb konularda ders niteliğinde konular. Ancak daha 1/1000 planını gerçekleştiremeyen Bursamız’a ve ülkemize biraz ağır kaçabilir. Dileğimiz bugünü değil, ileriyi planlayabilen ve muasır ülkelerin yaptıklarını görebilen ve başarılı çalışmaları yapabilen yöneticilerimizin bizlere de nasip olması.
Bu dileklerle, seçime katılan tüm adayları kutluyor, seçimlerin Bursamız’a ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum.