İkna etme çalışması, tüm canlıların gün içinde onlarca defa başına gelen bir durumdur.
Kedi ve köpeğinizden başlar, çocuğunuzla devam eder, çalışanlarınızı ikna etme mücadelenizle sürer gider bütün gün.
Bence dünyada ikna konusunda en başarılı olan grup bebeklerdir. Tüm ihtiyaçlarını sadece mimik ve ağlama sesleri ile belirtip onlarla ilgilenenleri kolayca ikna edebiliyorlar. Üstelik büyüdükçe bunu çok daha kolay başarabiliyorlar.
Ancak hayatlarının büyük bölümünü bir şeyleri kontrol altına almaya çalışarak geçiren bizlere ne kadar da zor geliyor ikna etmek.
İkna kelimesinin Türkçedeki anlamı; başkalarının davranışlarını etkileme gücü olarak geçiyor. İkna oyunları da, başkalarının davranışlarını stratejik yöntemlerle etkileme kabiliyeti, bir nevi güç oyunları olarak belirtiliyor. Yazar Henrik Fexesu’a göre, insanları ikna edebilmenin pek çok yolu var.
İlk adım onlara kendi istediğinizi yaptırmaya çalışma ve onların bunu gerçekleştirmesine dek tekrar etme. İkinci adım; doğru olduğunu hissettirme. Üçüncü adım, fazla seçenek sunmama. Dördüncü adım, sizi ileriye taşıyacak unsurlara dikkat etme. Beşinci adım; Temel ihtiyaçları karşılama. Bu temel ihtiyaçlardan en güçlüleri ise emniyet, iç huzur, güç, sosyal aidiyet, kabul edilebilirlik ve ırkını devam ettirme arzusu. Altıncı adım; dikkatini dağıtarak düşünceleri değiştirme. Yedinci adım; insanlara başarabildiklerini gösterme. Sekizinci ve son adım da; grubu kontrol altına alma.
Bir de sakın kullanmamanız gereken sözcükler var. Bu sözcükler ama, eğer, belki, bir ihtimal, herhalde, belki olabilirdi, olması gerekirdi, olabilirdi ve değil kelimeleridir.
İnsanların kalplerini kazanmanın da çok çeşitli yolları var, bu yollardan bazılarını şöyle söyleyebiliriz. Onların civarında küçük notlar bırakın. Karşılığını alacağınızı bilerek ona bir şeyler verin. Özel hissettirin, benzerliğinizle güç kazanın. Ben de, ben de, diyerek yakın olduğunuzu farz edin. Empati yoluyla yakın ilişki kurun, selam verirken gülümseyin, karşınızdaki kişiye samimiyetle yardım edin ve yardım isteyin, teşekkür edin ve beden dillerini okuyun.
Ve son olarak onları ikna ederken asla söylememeniz gereken sözler de şöyle: Hiçbir anlamı yok, asla bir şey anlamayacaksın, seni alakadar etmez, çünkü kurallar bunu gerektiriyor, ben bu konuda hiçbir şey yapamam. Lütfen bu kelimeleri asla kullanmayın.
Hepinize harika bir ay diliyorum…