Sürdürülebilirlik açısından değerlendirildiğinde, betonarme ve çelik malzeme ile üretilen binaların inşaat atığı, su tüketimi, enerji ihtiyacı, toprağa verdiği zarar, karbon ayak izi ve pahalılık kriterlerini karşılaştırdığımızda geleneksel yapı sistemlerinin çok daha doğa dostu olduğunu görebiliriz.
Önceki yazılarımızda “ahşap konut” sistemini incelemiştik. Bu yazımızda da “saman ev” sistemini değerlendirmek istiyorum. Konuya yabancı olanların “Samandan ev mi olur?” diye garipsediklerini duyar gibi oluyorum. Gerçi betonarme dışındaki tüm yapı malzemelerine kulakları kapalı bazılarının. Bu kadar deprem, elektrik kesintisi, zamlar, karbon ayak izi, hiçbiri uyandırmıyor onları…
Halbuki dünya, geleneksel yapı şekli ve malzemelerini araştırmaya onlarca yıl öncesinden başlamış durumda ve bu konuda da bizi fersah fersah geride bırakmış durumda. Kuzey Amerika, Avrupa, Latin Amerika, Asya, Orta Doğu ve Afrika’da yüzlerce, binlerce saman ev gerek klasik yöntemlerle, gerekse çağdaş yöntemlerle üretilmiş ve kullanıma ve araştırmaya sunulmuş durumda.
Bizde de dönem dönem, özellikle mimarlık fakülteleri, eğitim ve araştırma içeriğinde öğrencilerinin eğitimleri için konunun içine girmeye uğraşsa da, konu halen ortada kalmış bir konudur.
Saman binalar, ahşap bir karkas içerisine yerleştirilerek kireç veya toprak sıva ile inşa ediliyor. Türkiye’de İstanbul, Muğla, Yozgat ve Antalya gibi birbirinden çok farklı bölgelerde 50’den fazla saman binanın mevcut olduğu biliniyor. Aydın’ın Germencik ilçesinde yaşayan Sirem ve Jason Nobie çifti, çimento ve tuğla kullanmadan, saman balyalarından butik bir otel inşa etmişler.
İngiltere’de tanışıp evlenen ve daha sonra Türkiye’ye yerleşen çift, hem kendilerinin yaşayacağı, hem de turistleri ağırlayacakları oteli Aydın’ın Germencik ilçesi Hıdırbeyli Mahallesinde 46 odalı olarak inşa etmişler. Otelin adı, Aydın ile İzmir arasında kalan bölgenin antik çağdaki adı olan İyonya.
Kuzey Amerika'da yerli kabileler tarafından saman ve diğer doğal malzemelerden yapılan evlerin kullanımı binlerce yıl öncesine dayanmaktadır. Özellikle kıtasal Amerika'nın farklı bölgelerinde yaşayan yerli kabileler, çevrelerinde bulunan doğal kaynakları kullanarak barınaklar inşa etmişlerdir. Bu evler, çeşitli malzemelerin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş ve genellikle yerel iklim ve çevresel koşullara uygun tasarımlar içermiştir.
Avrupalılar’ın Kuzey Amerika'ya varışından sonra da saman ve diğer doğal malzemelerden yapılan evler kullanılmaya devam etmiştir. Özellikle yerleşimcilerin kaynaklara ve modern inşaat malzemelerine sınırlı erişimi olduğu bölgelerde, saman evler halen kullanılmaktadır.
Saman evlerin Amerika'daki modern revaç dönemi, 19. yüzyılın sonlarına doğru ve 20. yüzyılın başlarına rastlar. Bu dönemde, bazı yerlerde alternatif ve ucuz bir barınak seçeneği olarak “saman evler” yeniden popülerlik kazandı.
Saksonya'nın Verden kentinde, neredeyse tamamen ahşap, kil, kireç ve saman gibi ekolojik yapı malzemelerinden inşa edilen beş katlı, 17 metre yüksekliğindeki bina, bir ofis binası ve inşası sürüyor. Bina yapısal olarak tamamen ahşapla destekleniyor. Tabliyeler, merdiven boşluğu ve asansör boşluğu da yerel Ladin ağacından masif ahşap olarak üretilmiş. Merkezin Genel Müdürü Christian Silberhorn, “Saman balyaları ile doldurulmuş ahşap çerçevelerin dış kısmının, 6 cm kalınlığında bir kireç sıva tabakasıyla sıvandığını, samanların alçı tabanı görevi gördüğünü, bu katmanın, özel kaplama sayesinde sadece neme karşı değil, aynı zamanda yangına karşı da koruma sağlayacak şekilde tasarlandığını, yangından korunma amacıyla ahşap çerçeve konstrüksiyonun içi iki kat alçı levha ile kaplanıp daha sonra kil ile sıvandığını, doğal yapı malzemeleri nedeniyle binanın yangından korunma gerekliliklerinin çok yüksek olduğunu ve riskte artış olmadığını açıklıyor. Beş yılı aşkın bir süre önce başlatılan proje, tüm koşullar karşılanıncaya kadar uzun bir planlama aşamasından geçti. Duvarlar 1000 derecelik sıcaklığa bir saat boyunca dayanabiliyor” demektedir.
Saman evler, çevre dostu ve ekonomik bir seçenek olarak yerel malzemelerle üretilebilecek evler olarak dikkat çekerken saman, doğal yollarla süresiz elde edilebilirlik ve hiçbir işlem görmeden kullanılabilir olması sebebiyle sürdürülebilirdir.
Saman, kerpiç ve ahşap gibi malzemelerin modern mimari çözümlerle buluşturulduğu yeni nesil saman evler, son yılların yeni gözdesi olabilir.