O kadar çok şey yazmak istiyorum ki , Konut ve Yapı gazetesi bu sayıyı bana ayırsa ancak dökerim içimi. Evet evet her zamanki gibi ve tahmin ettiğiniz gibi işler karışık bizden tarafta. Ama bu sefer epey karışık. Bir öneri sunuluyor gerekçesi ile çelişiyor, bir gerekçe sunuluyor akıllara durgunluk verir cinsten. Denetim hizmet bedeli yüksek çıkıyor, yatırımcıyı teşvik edelim denetimden vazgeçelim diye bazı yapılar denetim dışında bırakılıyor. Neresinden başlayayım bilemedim.
18.11.2024 tarihinde Köy Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Taslağı Ak Parti milletvekillerinin önergesi ile meclis komisyonuna sunuldu. Bu taslakta 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu’nda güneş ve rüzgar enerjisi santrallerinin kapsam dışı tutulmasına, yapı denetim hizmet bedelinin belirlenmesine, yapı denetim firmalarına ve laboratuvarlara verilecek cezalara, bir ilde veya o ildeki bölgelerde faaliyet gösterebilecek yapı denetim kuruluşu sayısının belirlenmesine yönelik düzenlemeleri içeren 5 madde vardı. Bu ay sizlere bu maddelerden biri olan Yapı denetimlere uygulanacak cezalar hakkında bilgi vermek ve yorumda bulunmak niyetindeyim.
4708 sayılı kanun gerçekten de çok fazla cezai yaptırımı olan bir kanun. Ve bugüne kadar kanun kapsamında görevini yerine getirmeyen pek çok firmaya cezalar da uygulandı. Hatta ne tesadüftür ki bakanlığımız kendi sayfasında tam da yukarıda bahsi geçen kanun tasarısı meclise sunulduğu gün yapı denetim firmalarına 14 MİLYON TL ceza kestik diye paylaşım yaptı. Elbette işini doğru yapmayana suçu nispetinde cezalar verilmelidir. Ama suçu işleyenden çok denetim firmasına bu cezaların verilmesini hakkaniyetli bulmuyorum. Hikayemin kahramanlarından birini suçlu diye tabir edeceğim, çünkü suçun içeriğine göre farklı isimler alabiliyor (hırsız, katil, dolandırıcı vb…) Bir diğer kahramanım da bu suçu işleyeni yakalamakla ve cezasını çeksin diye ilgili birimlere bildirmekle görevli kişiler. Onlardan da polis diye bahsedeceğim. Aslında hepimizin çok iyi bildiği bir hikaye bu. Suçlu ve Polis. Bizdeki karşılığı Yapı Sahibi /Yapı Müteahhidi ve Yapı Denetim. Hikaye bu ya bir vatandaş olarak arsama 5 katlı (imar durumunun tanımladığı şekilde ) 10 daireli bir bina yaptırıyorum. Bu işi yaptırabilmem için gerekli tüm paydaşlar ile anlaşıp, gerekli tüm prosedürleri tamamladıktan sonra yapım ruhsatımı alıyorum. Hikayenin bundan sonraki başrollerinde elbette ki yapı müteahhidim var. Binamı o yapacak ve benim adıma yapı müteahhidini denetleyecek bir yapı denetim firması var. Aslında yapı müteahhidinin görevlendirdiği, imalatın tüm aşamalarında sahada olmak zorunda olan birisi daha var da o gizli başrol durumunda J İmalatların başlamasına müteakip onaylı projesinin dışında bir imalat yapmak isteyen suçlu, polisin yapamazsınız demesine rağmen ben idaresi ile görüştüm müsaade ediyor diyerek aykırı imalatı yapıyor. Normalde polisin bunu ilgili makama bildirmesi lazım ama o da görevini ihmal ediyor. Ve kanun koyucu sen polis olarak neden bunu bildirmedin ve yapımına müsaade ettin diye polisi görevden alıyor, mesleki hayatını bitiriyor, para cezası hapis cezası malına el koyma noktasına kadar tüm cezaları uyguluyor. Peki eyvallah hak etti diyelim. Suçu işleyene ne oluyor ? Belki bir para cezası ile süreci tamamlıyor. O aykırı imalat yıkılıp yerine doğrusu yapılmıyor. Mesleğinden men edilmiyor. Ve hatta nasılsa bir şey olmuyor parama geçer sözüm diyerek daha nice aykırı işlere devam ediyor. SONRA POLİS olan o YAPI DENETİMLER İŞİNİ DOĞRU YAPSAYDI diye başlayan pek çok cümle kuruluyor. Sanıyorum bu kadarı kafi bu ayda…..