Artan nüfus ve buna bağlı artan barınma ihtiyacı sebebiyle, malumunuz, günümüz yaşam alanları da artan maliyetler de göz önünde bulundurulduğunda, minimum ölçülerde imal edilmekte.
Bu minimizasyonda, kullanıcı konut veya ofisini daha verimli hale getirmek adına ilk olarak balkon, teras, bahçe gibi alanlardan feragat etmekte ve bu alanları dönüştürmekte. Eğer üretilirken balkonlu üretilmiş ise daire, çoğu zaman kullanıcısı tarafından en iyi ihtimalle alüminyum ya da pvc esaslı doğramalarla kapatılarak depolama veya temizlik gibi ihtiyaçları için kullanılmakta. Plastik iç cephe boyalarından pvc doğramalara kadar halihazırda kullandığımız yapı malzemeleri de ne yazık ki yapının nefes almasına engel olurken, bizler de evimize entegre edilmiş bu açık alanları kapatarak kendimize haksızlık etmekteyiz.
İşte bu yazımda sizlere, bu gözden çıkardığınız alanları –balkon ve teraslarınızı- aslında tutmanızı önerirken, bu alanları nasıl daha keyifli hale getirebileceğinize dair bazı fikirler vereceğim. Başlıyoruz…
Muhtemelen seramikle kaplanmış zeminimizin üzerine, ahşap karolar kullanarak zemin malzemesini daha sıcak hale getirmiş oluruz. Böylece daha kucaklayıcı bir ortam yaratmanın ilk adımını atarken, bizler için de basmak isteyeceğimiz bir zemin elde etmiş oluruz. Eğer yapınız bitişik nizam usulü inşa edilmiş kalabalık bir mahallede bulunuyorsa, mahremiyetiniz ihmal ediliyormuş hissine kapılarak balkonlarınızı kullanmaktan uzaklaşmış olabilirsiniz. Hâlbuki hedera, hanımeli, petunya, yasemin veya sarmaşık gülü gibi bitkilerle hem doğal bir ortam yaratabilir hem de geçirgenliği örtmüş oluruz. Tabi bu tarz canlı bitkiler bakım ister, örtücü özelliğe ulaşmaları da bir miktar zaman alır. Daha pratik bir çözüm olarak yapay sarmaşıklar, ya da bambu çitler de tercih edilebilir.
Dış mekân koşullarına uygun mobilya seçmek de oldukça önemli bir mevzu. Islanma, güneşe maruz kalma, tozlanma gibi durumları göz önünde bulundurmak gerekiyor. Masif ahşap masa ve sandalyeler tercih ederek doğal görünümü vurgulayabiliriz. Sandalyelerde hasır dokuma oturum alanları hatta tamamen hasırdan örülerek imal edilmiş bir orta sehpa da tercih edilebilir. Metal gövdeli masa ve sandalyelerde cam masa tablası ve sandalyeler için minder oturumlar da dış mekân şartlarına uyum sağlayabilecek malzemelerdendir. Daha geniş bahçe ve veranda gibi alanlardaysa taştan imal edilmiş mobilyalar düşünülebilir. Oymalı, ya da düz kesimde traverten, mermer, granit gibi taşlardan ya da mikrobeton gibi malzemelerden sabit oturum ve masalar imal edilebilir. Bu tarz soğuk bir malzemeyle çalışıldığında minder kullanarak oturanların konforunu arttırıp soğuk malzemeyi daha sıcak bir görünüme kavuşturur, masayla oturum mesafelerini ayarlanabilir hale getirebiliriz.
Dış mekânlarda oturum alanları için genellikle gölgelik ihtiyacı oluşur. Bu hem sıcaktan korunmak hem de mobilyaların kullanım ömrünü arttırmak açısından önem teşkil eder. Plastik şemsiyeler bu ihtiyacı karşılamak için pratik bir çözüm olsa da pamuklu kumaş ve bambudan imal edilmiş şemsiyeler mekâna daha karakteristik bir görünüm verecektir. Gazebo kullanmak da bir diğer alternatif olabilir. Bunun yanında, alanınıza göre ahşap bir çardak ya da gölgelik de imal edilebilir. Bu ahşap elemanları yine sarmaşık bitkilerle kaplayarak serin ve yeşil bir alan yaratabiliriz.
Her bir mekânı daha sıcak ve yaşanabilir yapan elbette kullanılan aksesuarlardır. Dış mekânda da birçok aksesuara yer verebiliriz. Küpler, testiler, seramik vazolar ve seramik tabureler büyük ölçekli etki yaratan aksesuarlardandır. Terra cotta renklerde aksesuarlarla hasır, bambu ve doğal ahşap tonları güzel bir uyum yakalamanızı sağlar. Koltuk şalı, minder ve kırlentler küçük gibi görülüp atlanan detaylardandır. Genellikle tekstil ürünü kullanmaktan kaçınılsa da rahat ve sıcak bir ortamı dışarı taşımanın en güzel yolu halı da dahil olmak üzere ev tekstil ürünlerinde cesur davranmaktır. Çıkarılıp yıkanabilir, leke tutmayan materyallerden imal edilmiş ürünler tercih etmek kullanım kolaylığı sağlayacaktır. Doğanın, ağaçların ve yeşilliğin insan psikolojisi ve fiziki sağlığı üzerindeki olumlu etkisi yadsınamaz. Bu ögeleri maksimum seviyede kullanabildiğimiz ve yaşatabildiğimiz dış mekânları kullanmaktan kaçınmayalım.