Ermiş Kardeşler, çelik yapılarda fark yaratıyor
Sektörde yarım asrı aşkın tecrübesiyle adından söz ettiren projelerde imzası bulunan Ermiş Kardeşler Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Ermiş ile çelik konstrüksiyon yapıları ve hizmet verdikleri diğer alanlar hakkında konuştuk.
Ermiş Kardeşler markasının dünü, bugünü ve gelecek hedefleri ile ilgili de akla gelen soruları yönelttiğimiz Kemal Ermiş, yapı sektörüne dair önemli değerlendirmelerde bulunmayı da ihmal etmedi.
Röportaj: İsmail Hakkı Yoğurtçu
Firmanızın kuruluş hikayesinden söz eder misiniz?
Firmamız babam Vehbi, Vehip, Yunus ve Muammer Ermiş kardeşler tarafından 1969 yılında Bursa’da kuruldu. Küçük bir demir doğrama atölyesi olarak başlayan bir serüvenin parçasıyız. Firma, yoluna öncelikle bir şahıs şirketi olarak başlıyor, daha sonra ise 1978 senesinde şirketleşiyor. Bu süreçte aynı ortaklar yoluna devam ediyor. 1980’lerin başlarında inşaat sektörüne giriliyor. Bu sektörde daha çok devletle köprü ve yol yapımı alanlarında ilerleniyor. Türkiye çapında 42 adet köprü yapılmış. Bursa’da da Uluabat-2 Köprüsü’nü Ermiş Kardeşler yapmış. Yine Karacabey’de boğazda yapılan kompozit köprülerimiz var. İnegöl’de köprüler yapılmış. Çanakkale’den Batman’a kadar Türkiye’nin birçok ilinde kompozit köprü yapmışlar. Bir taraftan devletle çalışarak köprü ve yol yaparken diğer taraftan da çelik konstrüksiyon üretimini sürdürmüşler.
Bursa’nın zamanla bir sanayi şehri haline gelmesi bizim gibi firmaların büyümesine yol açmış. O dönemlerde Renault ve Tofaş fabrikaları için birçok iş yapılmış. Bu firmaların onaylı tedarikçisi haline gelinmiş. Daha sonra Bosch ve daha birçok firma ile çalışılmış. Biz kuzenler olarak yönetime devam ediyoruz. Ben, 2004 yılından bu yana şirketin genel müdürlüğünü ve yöneticiliğini üstleniyorum. Çelik konstrüksiyon imalatlarımızın yanı sıra çeşitli malzeme taşıma sandıkları, kasalar yapıyoruz, tekstil sektörü için jakarlı dokuma makineleri için çelik iskeleler yapıyoruz. Bu ürünlerimizi Bursamıza, ülkemizin pek çok şehrine ve farklı birçok ülkeye gönderdik. Daha sonra ortak bir firma ile birlikte emaye pişirme fırınları işine girdik. Bu sektörde de aranan, tercih edilen bir üretici firma haline geldik.
Üretim ve çalışma anlayışınızı anlatır mısınız?
Firmamız, çelik yapılar konusunda uzman ve deneyimli kadrosu ile, Türkiye ve Dünya pazarında çelik taşıyıcı sistemli yapıların tasarımı, imalatı, şantiye yönetimi ve montajı konularında hizmet vermektedir. Ayrıca bugüne kadar taşıyıcı sistemi çelik olan pek çok projeye imza atan Ermiş Kardeşler’in; endüstriyel sanayi yapıları, hangar yapıları, soğuk hava depoları, depolama ve antrepo yapıları, fabrika tesisleri, alışveriş merkezleri, market yapıları, sinema salonları, konferans salonları, spor tesisleri gibi yapıların projelendirme, imalat, montaj, çatı ve cephe kaplama işlerinin, anahtar teslimi yapımında imzası vardır.
Üretimimiz tamamen proje üzerine. Aç-geç dediğimiz yol açıp kapama bariyerlerimiz var. Bunların standart üretimini yapıyoruz. Taleplere göre bir yapı tasarlanır, projelendirilir ve müşterimiz onaylarsa imalata başlanır. Anahtar teslim olarak bitirilir. Aynı zamanda otomotiv firmaları için ürün sandıklarımızı kendi tercihlerine göre adetli olarak üretiriz. Tabi ki çelik konstrüksiyon projelerimizi hammadde temininden imalatına, müşteriye onaylatılıp teslimine kadar her aşamasıyla kaliteli ve sağlam bir şekilde hayata geçiriyoruz.
Üretim tesisiniz ve hacminizden de bahseder misiniz?
Üretim tesisimizin kapalı alanı 2500 m2, aylık 450-500 ton işleme kapasitemiz var. Bu da yıllık olarak ortalama 5-6 bin ton civarında bir işleme kapasitesi demektir. Kesme işlemlerimizde CNC makineler kullanıyoruz. Bunun haricinde kaynak, şerit testere makinelerimiz, makaslarımız var. Şekillendirme, büküm, kumlama, gaz altı kaynak, çok farklı delik delme makinelerimiz var. Çelik konstrüksiyon imalatlarında kullanılan tüm makinelerimiz mevcut. Şu anda atölyemizde 15 çalışanımız var ancak montaj dönemlerinde taşeron ekiplerimiz de katılıyor.
Bursa dışında hangi iller için çalışıyorsunuz, ihracat yaptığınız ülkeler hangileri?
Türkiye’de genellikle Bursa yakın çevresine çalışıyoruz. Bursamızdaki tüm organize sanayi bölgelerine çalışıyoruz. Yurtdışına emaye pişirme fırınlarımızdan Mısır’a, Birleşik Arap Emirlikleri’ne, Çin’e çok büyük bir fırın gönderdik, İspanya’ya, Tunus’a, Fas’a gönderdik. Farklı ürünlerimizi de birçok farklı bölgeler için ürettik ve üretmeye devam ediyoruz.
Müşterileriniz firmanızı neden tercih ediyor?
Biz öncelikle müşterinin ihtiyaçlarına göre üretim yapmaya çalışıyoruz. Belirli imalat proseslerimiz var ve bunlardan feragat etmiyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını her zaman en kaliteli ve en düşük maliyetle nasıl çözebileceğimizin peşinde oluyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayarak ve sürdürülebilirliğin devamı için belirli kar oranları ile katleden ödün vermeden üretim yapıyoruz.
Alanınızda yetişmiş eleman ihtiyacını nasıl karşılıyorsunuz?
Şirketimizin kuruluşundan bu yana kurucularımız hep meslek lisesi öğretmenleri ile işbirliği içerisinde olmuşlar. Bende Tophane Endüstri Meslek Lisesi Kalıp Bölümü mezunuyum. Her zaman bu okullarımızdan stajyer öğrenciler almaya çalıştık. Bu stajyerleri her dönemde istihdam etmek üzere hareket ettik. Öğrencilerimize stajyer ücretlerinin yanı sıra teşvik etmek için her zaman hizmet bedeli de ödedik. Çıraklığın kalkmasıyla beraber artık meslek liselerinden öğrenciler çalıştırmak ve onları sürekli istihdam olmaya teşvik etmek yönünde bir arzumuz var.
Birçok sivil toplum örgütünde görev aldığınız. Bu, kişiliğinize ve işinize neler kattı?
Sosyalleşmek çok güzel bir şey. Ben her zaman görev aldığım sivil toplum örgütlerine katkı koymaya hem de oradaki insanları tanımaya, kendimi tanıtmaya çalıştım. Çevrem genişledi, benimle çalışmak isteyenler arttı. STK’ların hep faydasını gördüm. İnsan tanımak müthiş bir zenginlik.
Peki, genç girişimcilere tavsiyeleriniz neler olur?
Girişimcilik, kendi işini kurmak tabi ki güzel bir şey ancak en önemli şey tecrübe. Tecrübe kazanmaya da bir yerlerde çalışarak başlanıyor. Bir yerlerde çalışıp biraz zorluk görsünler, bu zorluklar tecrübeye dönüşüyor. Genç yaşlarda zorluklarla mücadele etmek daha kolay. Farklı firmalardaki işleyişi görmek, tecrübe etmek önemli. Bu tecrübeleri okullarda ya da farklı eğitimlerde alma şansınız yok. Kendi işlerini kuramasalar da çalıştıkları işte en iyi olmayı hedeflesinler.
Son olarak uzun ve kısa vadede hedefleriniz nelerdir?
Kısa vadede elimizdeki işleri en iyi şekilde bitirmeyi, uzun vadede de yeni sanayi alanlarında yatırım ve üretim yapmayı hedefliyoruz. Yeni seri üretim planlarımız var. Öncelikle yeni yerimize yerleşebilirsek bu alanda üretim yatırımlarımız olacak.