Çelik yapıda tecrübe Ve kalitenin adresi

Deprem kuşağında olan ülkemizde çelik kullanımını sadece sanayi tesisleri ile sınırlı kalmayıp konutlarda da yaygınlaşması gerektiğini söyleyen Özemre, firma olarak hedeflerinin de üretim tonajını artırarak, Bursa’da ve çevre illerde bilinirliklerini arttırmak, böylelikle de büyümek olduğunu kaydetti.

Firmanızdan biraz bahseder misiniz?

Şirket olarak 1974 yılından bu yana çelik konstrüksiyon alanında iş yapmaktadır. Firmamız ilk olarak babam Sedat Özemre adına adi ortaklık şeklinde kurulmuş ve Gemlik’te hizmet veren Çimtaş Fabrikası’na taşeron olarak hizmet vermiş. Firmamız 2012 yılına kadar Çimtaş’a taşeron olarak hizmet verdi. 1992 yılında Limited şirket ve 2017 yılında Anonim şirket olarak yoluna devam ediyor.

Faaliyet alanlarınız nelerdir?

Çelik konstrüksiyon üzerine ulusal çapta firmalara ki bunların içinde Bursamız’da üretim yapan Tofaş, Renault, Otosan, Umut İnşaat gibi firmalar da var, genellikle sanayi yapıları için hizmet veriyoruz. Fabrika binaları, alışveriş merkezleri inşası, fabrika iç revizyonları, montaj, demontaj gibi işler yapıyoruz. Hizmet verdiğimiz dönemde Çimtaş, Orta Doğu ve Avrupa’nın en büyük çelik konstrüksiyon fabrikasıydı. Burada edindiğimiz tecrübeler sayesinde ve referanslarımızla öne çıkan, tercih edilen bir firma haline geldik. Üretim kalitemiz ve yapılarımızı hızlı bir şekilde teslim etme alışkanlığımız firmamızı iş alanımızdaki öncü firmaların arasına soktu.

Üretim tesisinizin hacmi nedir, kaç çalışanınız var?

Üretim tesisimiz, 4 bin metrekare alan içerisinde. Yaklaşık bin metrekare kapalı alanımız var. Tesisimizde ayda 150 ton çelik işleyebiliyoruz. Yaklaşık 1.500 metrekarelik bir fabrikanın imat ve montajını bir ay içinde yapabiliyoruz. Aldığımız projenin büyüklüğüne göre ayda imalat anlamında 200 tona da çıkabiliyoruz.

Daha önce Çimtaş için üretim yapıyorduk, son 5-6 yıldır Bursa içinde diğer müşterilerimiz için de üretim yapmaya başladık. Yavaş yavaş yerimizi büyütmeyi planlıyoruz ancak şu anda da bir projede 6 aylık süreç içerisinde 700 -800 tona kadar çelik imalatı ve montajı yapabiliyoruz. Bizim imalat bölümümüzde çekirdek kadromuz on kişiden oluşuyor ama yüklü bir iş geldiği zaman alt taşeronlarımızdan destek alıyoruz. Hem imalat hem de montajda gece gündüz vardiyalı bir şekilde çalışarak hizmet verebiliyoruz.

Çelik konstrüksiyon işinin inşaat sektöründeki payı nedir? Bu alanda Bursa’da hizmet veren kaç firma var?

Sanayi tesisi imalatında bu işin payı yüzde 50 civarında ama konut inşasında çok az.Biz deprem kuşağında bir ülkeyiz, konut inşaları da çelikle yapılmalı. Geçmişten gelen alışkanlıkları kırmak çok zor ancak bizim gibi deprem gerçeği ile yaşayan ülkelerde can güvenliği için elzem bir konu. Bursa’da bu işi yapan çok firma mevcut. Bizim sektörümüzde herkes kendi işini yapmaya çalışıyor. Bu da piyasanın rekabet şartlarını zorlaştırıyor ama ayda bin ton ve üzeri büyük işler yapan firmalar için o kapasitede işler bulabildikleri sürece rekabet etmek daha kolay. Biz de kendini büyütmeye çalışan bir firmayız.

Çelik konstrüksiyonun diğer yapılara göre avantajları nelerdir?

Başlıca avantajlar olarak sağlamlık, üretim ve montaj pratikliğini sayabiliriz. Kaynaklı bir montaj sistemi olduğu için statiğe bağlı kalarak projeye istediğiniz ekleme ya da çıkarmaları yapabiliyorsunuz. Binayı belli bir süreden sonra demonte etmek istediğinizde söktüğünüz malzeme geri dönüştürülebiliyor ya da yapınızı başka bir yere taşımak istediğinizde yüzde 30 fireyle istediğiniz yere taşıyabilirsiniz.

Çelik konstrüksiyon yapı inşa ettirmek isteyen kurum ve kuruluşlar nelere dikkat etmeli?

Firmalar ya da kurumlar genelde işin fiyatına bakıyor, daha büyük firmalar ise referansları ve tecrübeyi esas alıyor. Burada satın almayı yapan kişi ve ekiplerin teknik bilgisi çok önemli. Sürecin işleyişini belirleyen bu kadrolar.

Bursa dışında proje ürettiğiniz iller var mı?

Gölcük’te Ford Otosan fabrikasına hizmet veriyoruz. Sakarya’da projelerimiz oldu. Daha önce Artvin’e dahi hizmet verdik ama ağırlıklı olarak Güney Marmara Bölgesi’nde çalışıyoruz.

Yetişmiş eleman ihtiyacınızı nasıl karşılıyorsunuz?

Bizim sektörümüzde yetişmiş eleman bulmak çok zor. Gençlerimiz bu işi zor bir meslek olarak görüyor. Okulunu bitirdikten sonra işe aldığınız personel işin zorluğunu görüyor ve başka alanlara kayıyor. Bizim şu anda personelimizin yaş ortalaması 30 ve üstü. Burada bence olması gereken ücret politikasının değiştirilmesi. Ağır işler için asgari ücret tutarı yükseltilebilir. İlk başlarda gençlerimize iş ağır, ücretler düşük gibi geliyor ancak bu işte usta olduklarında 3 ve daha fazla kat maaş alacaklarını düşünüp, sabretmiyorlar.

Sektörde farklı sorunlar yaşıyor musunuz?

Bu dönemlerde tahsilat sıkıntısı yaşıyoruz. Bazı kriz dönemlerinde mal tedariğinde sorunlar yaşıyoruz. Örneğin Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlama döneminde yurtdışına açılma hamlemiz olmuştu. O dönemde hammadde kısıtlılığı ve fiyatlardaki artış dolayısıyla bu hamlemizi geri çekmek durumunda kalmıştık. Bizim işimiz taahhütlü olduğundan elinizde iş varsa eğer piyasada kriz varsa dahi sizi vurmuyor ancak siz elinizdeki iş bittiği dönemde krize denk geldiyseniz tabi ki meslektaşlarımızda ekonomik koşullardan etkileniyor.

Sivil toplum örgütlerindeki görevleriniz size neler katıyor?

Ben Artvinli Sanayi ve İş İnsanları Derneği’ne 2003 yılından bu yana üyeyim. O günden bu yana birçok insan tanıdım. Bunların yaklaşık yüzde 80’i iş insanları. Bu insanlarla tanışma ve kaynaşma fırsatı yakaladım. Bu şekilde bir sinerji oluşuyor ve bu sinerji iş yaşamımıza da yansıyor. Bir de eskiden insanlar kahvede buluşurlardı şimdi ise daha nezih ortamlarda istediğimiz seviyede kişilerle bir araya gelme şansı buluyoruz. Bu da tabi ki ayrı bir keyif veriyor.

Kısa ve uzun vadede hedefleriniz nelerdir?

Firma olarak ilk hedefimiz üretim tonajımızı biraz daha arttırabilmek. Kalitemizi daha da arttırarak Bursamızda ve çevre illerde bilinirliğimizi arttırmayı arzu ediyoruz.Tecrübemizden güç alarak iş hacmimizi büyütmeyi hedefliyoruz.

İnşaat sektörüne girmek isteyen genç girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?

Bu sektöre girmek istiyorlarsa en az beş yıl tecrübe kazanmaları gerekiyor. Ben bu işe 22-23 yaşında girdim ve 35 yaşıma kadar kendimi tecrübeli göremedim. Gençlerimizin kendi işlerini kurma hayallerinde acelecilikleri var ancak tecrübesiz bir inşaatçının getireceği felaketler düşünülemez. Bir de biz marjları yüksek bir iş yapıyoruz. Bir yerde bir hesap hatası yaptığınızda zararlarınız çok yüksek oluyor. İyi firmalarda tecrübe edinmeli, daha küçük çaplı firmalarda yüksek pozisyonlar elde ederek o tecrübeyi kazanmalılar. İşi mutfağında öğrenmeleri çok önemli.