Bursa’nın meydan kültürü yeniden canlandı…

“En iyi yerel merkez” ödülünü Eker Meydan kazandı.

RÖPORTAJ 06.01.2016, 09:37 06.01.2016, 09:37

Bursa’nın meydan kültürü yeniden canlandı…

Hürriyet tarafından, Türk inşaat ve gayrimenkul sektörünü teşvik etmek amacıyla düzenlenen “Sign of the City Awards 2015” yarışmasında “En iyi yerel merkez” ödülü Eker Meydan’ın oldu.

31 farklı kategoride 101 proje ile toplam 141 başvurunun olduğu yarışma sonuçlandı. Saygın bir jüri tarafından değerlendirilen projeler sonrasında “En iyi yerel merkez” ödülü “Bursa’nın Lezzet Merkezi” Eker Meydanı’na verildi. Doğru bir lokasyonun seçilmesi, bölgeye katkısı, ihtiyaçları gidermesi ve projenin fark yaratması gibi kriterlere bakılan ödül töreninde Eker Meydan karakterli projesiyle ödülü kaptı.

Bursa’nın Nilüfer İlçesi’nde Orhaneli Yolu üzerinde otellerin, ofislerin, yerleşim yerlerinin ortasında ferah bir mekan olarak ve Koza Han’dan esinlenerek tasarlanan Eker Meydan’ın ödül ve mimari sürecini ödülü alan Eker Meydan Koordinatörü Ece Eker ile konuştuk. Finale kaldıkları İstanbul projesinin geçerek ödüle uzanmalarından büyük gurur duyduklarını belirten Eker, Eker Meydan’ın yeni bir model yaratacağının da altını çizdi.

Gıda sektöründe faaliyet göstermenize rağmen farklı bir alana yöneldiniz. Böyle bir meydan yapma fikri nereden aklınıza geldi?

Biz fabrikamızı Mustafakemalpaşa’da daha büyük bir tesise taşıyınca buradaki araziler boşa çıktı. Ayrıca lokasyon olarak da şehrin gelişmekte olan bir bölgesi burası. Açıkçası böyle kıymetli bir yeri değerlendirmek istedik. Değerlendirme aşamasında tabi AVM gibi bir konsept yapmak istemiyorduk. Bir konuya kanalize olmuş daha çok açık alanı olan bir meydan yapma isteğimiz vardı. Gıda sektöründe faaliyet gösterdiğimizden restoranlarla alakamız var diye bir restoran merkezi yapmak istedik. Restoran seçimimizi de özenle yaptık. Kim gelirse gelsin bir an önce kiralasın diye düşünmedik. Burada yer almasını istediğimiz firmalara özel davet gönderdik ve böylece burası oluştu.

Burayı tam olarak nasıl tanımlıyorsunuz?

Yasal olarak AVM sınırına 5 bin m² kiralanabilir alan olduğu için yasal tanımda AVM tanımına giriyor. Ama biz burayı restoran merkezi olarak tanımlıyoruz. Bizler AVM mantığına Türk insanının doyduğunu düşünüyoruz. AVM’ler hep kapalı mekanlar olduğu için daha ferah daha açık olan alanlar tercih ediliyor. Bizim kültürümüzde de tarihimizde de bir meydan kültürü vardır zaten. Osmanlı’ya baktığımızda Koza Han başta olmak üzere birçok han mevcuttur. Bizler de biraz bunu yansıtmaya çalıştık.

Mimariyi bu tarz eserlerden esinlenerek mi belirlediniz?

Evet. Bizler Eker Meydan’ı oluştururken Koza Han’dan esinlendik. Ama onun çok daha modernize edilmiş küçük bir versiyonunu yaptık. Daha ferah, daha izole ve daha açık alanlar yapmak istedik. Aslında insanımızın da aradığı ve ilgi duyduğu alanlar bu tip alanlar. Bizler de bu meydanı oluştururken buna çok dikkat ettik.

Mimari çizim sürecinde kimlerle çalıştınız?

Dış mimarisi Tatbikat Mimarlık tarafından yapılırken iç mimari de Esat Fişek imzası var. Mimari çizimin her aşamasında çok yönlendirici olduk bizler de. Şu an 15 marka var burada. Ayrıca burası için 10 milyon TL’lik bir yatırım da bulunduğumuzu da belirtmek isterim.

Alışık olmayan bir format olduğu için risk aldığınızı düşündünüz mü?

Her zaman büyük bir risk aldığımızı düşündük. Yerel merkez ödülünü de aldığımızda gördük ki bu tarz konseptler çok fazla uygulanan konseptler değil. Herkes AVM’lere gidiyor gibi bir algı da var toplumda. Aslında şöyle bir gerçek de var. İnsanlar bir takım ana ihtiyaçlarını yerel olarak çözdüğü sürece yani oturdukları ve çalıştıkları yerlerde ana ihtiyaçlarını giderebildikleri sürece AVM’lere daha az gidecekler ve belki de bu şehrin trafiğini olumlu yönde etkileyecektir.

Bu konseptin yeni bir akım yaratacağını düşünüyor musunuz?

Ben düşünüyorum. Çünkü aklın yolu bir. Kalabalıklaşan şehirlerde bu tip konseptlerin ne kadar önemli olduğu zamanla anlaşılacaktır. AVM konseptlerinden veya trendlerinden yerel merkez trendlerine geçileceğini düşünüyorum. Çünkü bu tip yerler şehre nefes aldıran yerlerdir.

Biraz ödül konusuna girecek olursak ödül süreci nasıl başladı?

Sign of the City Awards 2015; gayrimenkul sektörünü motive etmek, iyi projeleri onore etmek, daha iyi projeler yapılmasını teşvik etmek gibi amaçla düzenlenen bir ödül töreni. Bizim de bu ödülden tesadüfen haberimiz oldu. Zaten ikincisi yapılıyormuş. Bizler de acaba katılsak nasıl olur, küçük bir projeyiz diye düşündük baştan ama kategorileri inceledikten sonra gördük ki yerel merkez kategorisi tam bizi tarif ediyor. Böylece buraya başvurmaya karar verdik. Mimar Sinan Üniversitesi Şehir Plancısı Bölüm Başkanı’nın başında olduğu, Aziz Torun, Avi Alkaş gibi sektör duayenlerinin jüri üyesi olduğu saygın bir jürinin olması da başvurmamızda etkili oldu açıkçası. Uzun bir başvuru süresiydi. Yapı kullanma izniniz, yerleşim planınız, neden böyle bir konsept oluşturduğunuza dair her türlü mimari ve teknik detay istediler. Oldukça kalın bir dosya ile başvuruda bulunduk.

Kategorinizde yarıştığınız diğer konseptler nelerdi?

Açıkçası bilmiyoruz. Çünkü bütün başvuruları açıklamıyor sadece finalistleri açıklıyorlar. Onları görebildik sadece. Bizim kategoride 2 finalist çıktı. Biri biz diğeri de İstanbul Ataşehir’de Bulvar 216 isimli çok başarılı bir proje. Biz zaten en başından beri kesin alırız bu ödülü diyerek girmedik ama demek ki istedikleri kriterlere uyduk, doğru bir lokasyonu seçtik, belli bir ihtiyaca cevap verdik yani kısacası karakterli bir proje olarak görüldük ki bu ödülü bize verdiler. Bizler için de büyük bir gurur oldu tabi.

Ödül aldığınız nasıl açıklandı. Nasıl bir ödül töreniydi?

Ödül aldığımızı önceden bildirmediler tabi. Sadece finale kalan projeleri Hilton Bomonti Otel’de yemeğe davet ediyorlar. Orda kategorileri ve finalistleri tanıtıp ödül alan projeyi açıklıyorlar. Bizim ismimiz okunduğunda tabi çok heyecanlandık ve çok mutlu olduk. Oldukça kaliteli ve özel bir organizasyondu. Bizler de orda ödülümüzü aldığımız için çok gururlandık.

Peki firma olarak Eker Meydan dışında farklı projeler görecek miyiz ileride?

Şu an önceliğimiz burayı oturtturmak. Buna benzer konseptlerin devamını önümüzdeki yıllarda yapmayı düşünüyoruz. Ama konut projeleri gibi şeyleri kastediyorsanız bizler konut projelerine girmeyi düşünmüyoruz. Sadece ticari gayrimenkul projeleri düşünüyoruz. İş merkezleri, ofisler bu şekilde yerel merkezler gibi konseptler olabilir ama dediğim gibi konut işine girmeyi düşünmüyoruz.