Şahin: Farkımız uzmanlığımız
Austrotherm sektöre damga vuruyor
Avrupa’nın en önemli yalıtım şirketlerinden biri olan Austrotherm’in Türkiye Genel Müdürü Mutlu Şahin, “Bizi rakiplerimizden ayıran en büyük özelliğimiz sadece uzman olduğumuz yalıtım konusunda üretim yapıyor olmamızdır” dedi.
Kurulduğu günden bugüne sektörün zirvesinde yer alan Austrotherm, Türkiye’de de kurduğu iki fabrika ile yalıtım sektöründe hizmet veriyor. Yalıtım sektörünün dününü, bugününü ve yarınını konuştuğumuz Austrotherm Türkiye Genel Müdürü Mutlu Şahin, Austrotherm ve yalıtım sektörü hakkında önemli açıklamalar yaptı.
Austrotherm markasından biraz bahseder misiniz? Firmanın dünya üzerinde yayılımı nasıl? Firmanın gözünde Türkiye hangi noktada yer alıyor?
Austrotherm firması Avusturya’nın 4. sırada yer alan en büyük şirketlerinden biri olan Schmid Industrie Holding’e bağlı bir kuruluş. Austrotherm şirketinin Avrupa’nın farklı bölgelerinde toplam 23 tane fabrikası bulunuyor. Bunlardan 20 tanesi EPS, 3 tanesi de XPS fabrikası olarak üretim yapıyor. Almanya’dan başlayıp Türkiye’ye kadar uzanan bir ağa sahibiz. Avusturya, Bosna Hersek, Bulgaristan, Hırvatistan, Romanya, Macaristan, Polonya, Sırbistan, Slovakya’da fabrikalarımız mevcut. Türkiye’de de Kocaeli Dilovası ve Manisa Turgutlu Organize Sanayi Bölgesi’nde fabrikamızda üretim yapıyoruz.
Ürün gamınızdan biraz bahseder misin? Austrotherm hangi ürünleri üretir?
Avrupa’da olsun Türkiye’de olsun biz sadece yalıtım üzerine çalışıyoruz. Dış cephe mantolama sistemi için levhalar üretiyoruz. Rakiplere baktığımız zaman onlar sadece yalıtım değil, ambalaj, bardak, tabak gibi ürünleri de üretiyorlar. Biz 55 yıldır sadece yalıtım malzemeleri üretiyoruz. Bu konuda uzmanlık alanımızın dışına da çıkmayacağız.
“TÜRKİYE’DE YALITIM BİLİNCİNE
Austrotherm’in Türkiye’de Dilovası ve Manisa’da fabrikaları mevcut. Önümüzdeki dönemde yeni bir fabrika -özellikle de Bursa’da- kurmak gibi bir düşünce var mı? Bursa, Austrotherm için ne ifade ediyor?
Dilovası fabrikamızdan Bursa’ya hitap ediyoruz. Bursa’da çok ciddi bayilerimiz var, örneğin Uygur İnşaat Yapı, As Alpaslanlar İnşaat Malzemeleri, Yeni Levent İzolasyon, Ümit Mert İzolasyon, Ardalı Cephe Kaplama veya Tetra Yapı (Altbayi) gibi. Uzun zamandır bu firmalarla çalışmaktayız. Bursa bizim için önemli bir pazar; ancak orada üretim tesisi yapma düşüncemiz şu an için yok. Bursa, Kocaeli Dilovası ve Manisa Turgutlu fabrikalarımızın ortasında kalıyor. Bu iki fabrika ile Bursa’ya hitap ediyoruz. İlerleyen yıllarda tabii ki yatırım düşüncemiz olabilir.
Diğer yandan Türkiye 75 milyonluk bir nüfusa sahip ve enerjinin yüzde 80’ine yakınını ithal ediyoruz. Bu ciddi bir rakam… Enerjinin yaklaşık yüzde 50’sinin de konutlarda kullanıldığını düşünürsek, dış cephe mantolama sistemi alışkanlığı eninde sonunda oturmak zorunda. Bu sayede muazzam bir tasarruf sağlanabilir. Bu bilinç oturunca da Austrotherm olarak bölgesel düşünmek zorundayız. Yani Marmara’da, Ege’de olduğu gibi diğer bölgelerde de yatırım yapmayı düşünmüyor değiliz.
Yalıtım geçtiğimiz senelerde çok da önem verilen bir konu değildi; ancak yasal zorunluluk sonrası tüm binalarda ısı yalıtımı zorunluluğunu geldi. Isı yalıtımının avantajları nelerdir?
Enerji Verimliliği Kanunu’na (5627 sayılı kanun) göre 1 Ocak 2011’den itibaren bütün yeni binaların enerji kimlik belgesi alma zorunluluğu var. Bunun içerisinde de yalıtım ile ilgili bölüm var. Bütün yeni binaların yalıtım yapma zorunluluğu var. Eski binalarda da 2017’ye kadar yalıtım görme zorunluluğu var. Bu da tabii ki ciddi bir ivme kazandırıyor sektöre. Ayrıca enerji tasarrufu açısından önemli…
ISI YALITIMI BİLİNCİ HENÜZ YERLEŞMEDİ
Yalıtım sektöründe Türkiye ve gelişmiş ülkeleri kıyaslamak gerekirse ne gibi farklar (malzeme kullanımı, nitelikli eleman, tüketici bilinci, vs.) var? Türkiye’nin bu konuda atması gereken adımlar neler?
Türkiye’de, özellikle Marmara Bölgesi’nde yalıtım levhalarının kalınlığı 4,5 cm civarında. Almanya, Avusturya, İsviçre gibi ülkelere bakıyorsunuz, yalıtım levhalarının kalınlığı 15 cm civarında. Biz her ne kadar yalıtım yapma zorunluluğu diyorsak da en fazla 5 cm yapıyoruz. Bunun vatandaşın cebine ne kadar tasarruf olarak döneceği soru işareti. Kaldı ki 4-5 yıl sonra yeniden bir yalıtım daha yapılıyor. Mevcut yalıtım malzemelerinin üzerine yine o kalınlıktaki levhalarla yalıtım yapıyorsunuz.
Ayrıca Türkiye’de sektörün en önemli sorunlarından biri de nitelikli eleman sıkıntısı. Herkes bir yapı marketi kuruyor. İnşaat malzemeleri satıyor. Bunun arkasında bir teknik birikim olması gerekir. Ben yapı malzemeleri satıyorsam benimle çalışan bir mühendis, bir mimar olmak zorunda… Maalesef bu durum sektörde birçok firma için geçerli değil. Bizdeki bayilere baktığımızda onlar en azından birer mühendis bulunduruyor. O açıdan bayi seçiminde ona önem gösteriyoruz. Kısacası Türkiye’de ısı yalıtımı bilinci diğer ülkelere göre oldukça geride.
“HAKSIZ REKABET GÜVEN KAYBI YARATIYOR”
Bir röportajınızda Türkiye’de EPS fabrikası enflasyonu olduğundan bahsetmişsiniz. Bu durum hangi sorunlara yol açabilir?
Türkiye’de 300 bin dolarınız varsa bir EPS fabrikası kurabilirsiniz. Yalıtımın, dış cephe mantolama sisteminin ne olduğunu bilinmese bile bu sektöre girebiliyor. 300 bin doları olan bu işten anlasa da anlamasa da fabrika kuruyor. Bunun kalitesi, hammadde tedariki, kaliteli üretim yapma durumu var. Kalitesiz ürün piyasaya giriyor. Böyle olunca da haksız rekabet oluyor. Biz 100 liraya ürünü satıyorsak ki bunun içinde teknik bilgi sahibi kişiler çalıştırıyoruz; ama diğerleri çok daha ucuza satıyor. Buraya hukuki bir engel konulması gerekiyor. Avrupa’da bu böyle… Bir fabrika kurmak bu kadar kolay değil. Herkes yalıtım fabrikası kurarsa haksız rekabet artar. Müşterilerin sektöre bakışı da değişir, insanların gözünde sektöre karşı bir güvensizlik yaratabilir. Üreticiler arasında yaşanan bu haksız rekabet durumu, vatandaşlarda da sektöre karşı bir güvensizlik yaratıyor.
Bir de kentsel dönüşüm konusundaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Dünyanın gelişmiş kentlerinde yaşadınız, Türkiye’de kentsel dönüşüm süreci nasıl gidiyor? İzlenen süreçler ne kadar doğru? Bu süreçle ilgili önerileriniz neler?
Uzun zamandır beklediğimiz bir konu. Türkiye’nin deprem bölgesi olduğunun herkes tarafından idrak edilmesi sağlandı. Doğru bir adım atıldı, doğru bir karar verildi. Böyle ciddi boyutta bir kentsel dönüşüm dünyanın hiçbir şehrinde yoktu. Düzgün bir şekilde uygulanabileceğini düşünüyorum. Bu hem daha dayanıklı konutların oluşmasını sağlayacak hem de yalıtım gibi önemli bir konuya paralel olarak enerji giderleri azalacak. Kentsel dönüşüm her açıdan Türkiye için önemli bir atılım olacak.
ALMAN MANTIĞI İLE ÇALIŞIYORUZ
Austrotherm’in rakiplerine göre güçlü yönleri nelerdir?
Bizi rakiplerden ayıran en önemli farklardan biri Alman mantığı ile çalışmamız. Bünyemizde üst düzey çalışan arkadaşlarımızın hayatı bir şekilde Almanya ile kesişmiş. Bu da bizi farklı kılan bir yönümüz. Birinci ve ikinci seviyedeki arkadaşlarımızın hepsi Almanca ve başka bir yabancı dil bilmek zorunda. Alman-Türk olarak daha güzel bir sistem uyguladık. Biz kendimizi böyle görüyoruz
Diğer güçlü yönümüz ise sadece yalıtım ürünleri üretmemiz. Bizim sadece 4 tane ürünümüz var; ama uzmanı olduğumuz konuda en iyi ürünleri üretmek amacındayız. Diğer rakiplerde ise birçok ürün var; ancak ne kadar etkili o tartışılır. Biz tamamen uzmanlık alanımız içinde profesyonel olarak çalışıyoruz. Kapsamı genişletmiyoruz.
Mutlu Bey, dilersiniz biraz da sizden bahsedelim? Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Benim mesleğim aslında avukatlık. Düsseldorf ve İstanbul barolarına kayıtlı olarak çalışmaya başladım. Austrotherm benim müvekkilimdi. Austrotherm’in o dönemki genel müdürü gitmek zorunda kalmıştı. Bana teklif edildi. Ben de kabul ettim. 4 buçuk yıldır da Austrotherm ailesindeyim.
Konut ve Yapı Gazetesi ile ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz? Gazetemiz geçen ay 1. yaşını kutladı. İçerikle ilgili önerileriniz var mı? Gazetemizi değerlendirir misiniz?
Bize Bursa’nın konutlarla ilgili son gelişmeleri gösteren bir gazete… Hem kısa ve öz ama diğer taraftan detaylara da giren anlayışınızı beğeniyoruz. O açıdan zevkle okuyoruz. Her ne kadar Bursa’ya uzak görünsek de bize Bursa’nın arka planını gösteriyor olması bizim açımızdan çok önemli. Kentsel dönüşümle ilgili haberlerinizi yakından takip ediyoruz. Sizi kutluyor ve başarılarınızın devamını diliyoruz.
