HKMO Bursa’da yeni dönem heyecanı

HKMO yöneticileri, çalışmalarını ve yeni dönem hedeflerini gazetemize anlatarak, Bursa’nın sağlıklı gelişimi adına üzerlerine düşen her görevi yerine getirmeye hazır olduklarını belirttiler.

İlker Tokdemir (HKMO Bursa Şb. Bşk.)

Yeni dönemde çalışmalarınıza nasıl başladınız?

Geçmiş dönemde de yöneticilikler yapmış tecrübeli bir ekibiz. Tecrübemizi şu anki yönetimimize yansıttığımızı düşünüyorum. Bursa’nın ve odamızın ihtiyacı olan çalışmalara başladık. İşe önce eğitimle başladık. Göreve gelir gelmez literatürümüze üç boyutlu yapı modeli girdi. Bununla ilgili gerekli eğitimleri gerçekleştirdik. Bursa, bu model için ülke çapında pilot il seçildi. Bu sistemle satın aldığınız daireyi E-devlet üzerinden online olarak görüntüleyebileceksiniz. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü teknolojiyi çok iyi kullanıyor. Odamızın genel merkezi de bu çalışmaya destek verdi. Hep birlikte güzel bir sistemi ortaya çıkardık. Biz de meslektaşlarımızın bu konuda eğitimlerini tamamladık. Şubemiz Çanakkale, Balıkesir ve Yalova illerine de bakıyor. Bu illerimizde de çeşitli programlar yapıyoruz.

Bursa adına ilk gündeminiz neydi?

Bursa’nın gündemi olası bir deprem afeti. Kentsel dönüşümü ne yazık ki istenilen düzeyde gerçekleştiremedik. Kentimiz ve belediyelerimiz olası bir afete hazırlıklı olmalı. Özellikle toplanma alanlarına, çocuk parklarına geçici tuvaletlerin, duşakabinlerin konulacağı giderler, elektrik hatları, prizler gibi zaruri ihtiyaçların giderilmesi konusu olası afetler sonrasında yaşanacak sıkıntıların giderilmesi adına önemli. Olası afetlerin ardından yaraların bir an önce sarılması, günlük yaşama bir an önce dönülebilmesi için bu detaylar önemli.

Yerel seçimlerin ardından görevlerinin başına geçen belediye başkanlarını ziyaret ettiniz. Hangi gündemler çıktı karşınıza?

Bursa’nın 125 km. denize kıyısı var, ancak Bursa’nın denizcilikle alakalı bir faaliyeti yok. Marina ihtiyacı var. Bu alanda adımlar atılabilir. Bir de Marmara Denizi can çekişiyor. Denizimizdeki tekneler, yatlar, gemiler denetlenmeden sintinelerini denize boşaltabiliyor. Geçtiğimiz haftalarda Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin yaptığı yayına göre Marmara Denizi’nin 30 metre altında müsilaj hala duruyor. Müsilajın yapılan kimyasal incelemesinde yüzde 60’ının evsel atık, yüzde 40’ının da sanayi atıklarından oluştuğu görülmüş. Yetmiş çeşit balığın yaşadığı Marmara Denizi’nde şu anda 13 çeşit balık kaldı. Denizimizdeki yatların, gemilerin, kıyılardaki sanayi tesislerinin acilen denetim altına alınması gerekiyor.

Bir de Soğuksu bölgesinde yapımı düşünülen sanayi bölgesine oda olarak karşıyız. Soğuksu’nun biraz ilerisinde Yenişehir sanayi bölgesi var. Bin dönüm kadar sanayi alanı açıldı. Arsa tapuları çıktı ve yaklaşık yüzde 90’ı boş. İnegöl Hamzabey Organize Sanayi Bölgesi’nde 2500 dönümlük alan sanayiye açılacak. Kamulaştırmaları bitti, altyapı çalışmaları devam ediyor. Neredeyse tamamı boş. Yine İnegöl’de Yenice sanayi bölgesi var. Yaklaşık 1500 dönüm ve onunda yaklaşık yüzde 50’si boş. Bu kadar sanayi alanı boşken yeni bir sanayi bölgesinin açılmasını doğru bulmuyoruz. Tarım toprakları da bize lazım. Çocuklarımıza emanetlerimiz olarak bakıyoruz.

Emre Karagöz (HKMO Bursa Şb. 2. Bşk.)

Mesleki açıdan ilk gündemleriniz neler oldu?

Seçim döneminde hem mesleğimizin hak ettiği yere gelebilmesi, hem de meslektaşlarımızın emeklerinin karşılığını alabilmesi gerektiğini vurgulamıştık. Bununla alakalı ilgili kurumlarla protokoller için hazırlıklarımız var. Bunun dışında aktif olarak bazı denetim süreçlerini yürütmeye çalışıyoruz. Bu denetimler meslektaşlarımızın birbirleriyle dayanışan ve güçlü bir duruş ortaya koymalarını sağlayacak. 6 Şubat depremlerinde ülkemiz çok acı bir deneyim yaşadı. Bu afetlerin yıkıcı etkilerinin azaltılması adına çalışmalar yürütüyoruz. Güvenli kentler oluşturulması gerektiği konusunu neredeyse her toplantımızda dile getiriyoruz. Güncel tartışmalarımız kentsel dönüşüm üzerine ve bu dönüşümün bir kentin geleceğini inşa etmek demek olduğunu çok iyi biliyoruz. Meslek alanımızla alakalı mülkiyetin çözülmesi, yönlendirilmesi ve bazı yerlerde planlanması gerekiyor. Bunun sağlanması için birçok çalışma planladık. Dünya çok hızlı bir şekilde dijitalleşiyor. Bu dijital alanı öğrenmek ve yaygınlaştırmak istiyoruz. Coğrafi bilgi sistemleri konusu bizim için çok önemli ve bu konuda da çalışmalarımız olacak. Aynı zamanda TMMOB İKK’da da aktif görev alıyoruz. Bu kentin akademik ve bilimsel akla ihtiyacı var. Biz burada elimizi taşın altına koymaya çalışıyoruz. Bursa’nın tüm zenginlikleri ile korunması için elimizden gelen her çalışmayı yürüteceğiz.

Kubilay Öksüz (HKMO Bursa Şb. Yazmanı)

Bursamız’a dönelim isterseniz, ilçe belediyelerini ziyaretlerinizde neler konuşuldu?

Bursa tüm potansiyelleri ile Türkiye’nin en hızlı büyüyen şehirlerinden biri. Kentimizin nüfusu hızlı bir şekilde artıyor. Belediyelerimizin bu artış hızına yetişebilmeleri için planlamaya önem vermeleri gerekiyor. Bunun için de Büyükşehir Belediyemizin çevre düzenlemesi planını bir an önce kesinleştirmesi gerekiyor. Ortak akıl yoluyla şehrin gelişim alanlarını belirlemesi gerekiyor. Bursamız’da diğer büyüyen şehirlerde olduğu gibi kaçak yapılaşma problemi var. Pandemi ile birlikte insanların yeşil alanlarda yaşama arzusu arttı. Özellikle kırsal alanlarda ilçe belediyelerinin köylerin dokusuna uygun, koruyan planlar yapması gerekiyor. Bu planlar ile harita mühendislerinin vasıtasıyla kentin dokusuna uygun parsellerin üretilmesi gerekiyor.

Mustafa Cebe (HKMO Bursa Şb. Saymanı)

Mesleğinizin geleceği adına ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Meslektaşlarımızın saygınlığını arttırmak için de çalışmalar yapıyoruz. Bu kapsamda kamu kurumları, büyükşehir ve ilçe belediyeleri ile protokoller yaparak HKMO TİP Sözleşmesi’ni zorunlu kılıyoruz. Yapılan iş ve işlemlerde herhangi bir kırıma gidilmemesi, saygınlığımızın düşmemesi adına uğraşıyoruz ve gerekli denetimleri yapmakta kararlıyız.

Osman Bal (HKMO Bursa Şb. YKÜ)

Bursa’nın sağlıklı büyümesi adına ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?

Bursa, tarihi ve doğasıyla Türkiye’nin en güzel şehirlerinden bir tanesi. Aynı zamanda Bursa sanayi ve turizm şehri. Dolayısıyla çok büyük potansiyellere ev sahipliği yapıyor. Biz harita mühendisleri de bu şehirlerde dijitalleşme çalışmaları ile coğrafi bilgi sistemleri ile şehre yön verebilecek kapasitede bir mesleğin mensuplarıyız. Yalnızca şehir yapılaşması değil, bununla birlikte kırsal alan planlamaları, sanayi bölgeleri gibi alanlarda harita mühendisleri olarak en başından sonuna kadar hepsinde varız.

Akıllı şehircilik çalışmalarında harita mühendisleri kilit bir rol oynuyor. Bu durum bizlere sorumluluklar da getiriyor. Bursa, büyüyor, gelişiyor ve bununla birlikte sorunlarımız da büyüyor. Yalnızca teknik değil, hukuki konularda da yetkin bir mesleğe tabiyiz. Diğer odalarımızla birlikte şehrimiz için yararlı çalışmalar yapmak istiyoruz.