Bozbey: Kentsel dönüşüm yanlış algılanıyor
Mustafa Bozbey, Türkiye’de kentsel dönüşümün yanlış algılandığını belirtti.
Sosyal belediyecilik anlayışıyla Türkiye’de ilçe belediyeciliğinin en iyi örnekleri arasında yer alan ve 2003 yılından bu yana EFQM (Avrupa Kalite Yönetimi) mükemmellik modelini uygulayan Nilüfer Belediyesi geçtiğimiz yıllarda iki defa gösterdiği finalistlik başarısının ardından bu yıl da “Vatandaşa değer katma” kategorisinde “Başarı Ödülü” ne layık görüldü.
Konut ve Yapı Gazetesi olarak Nilüfer Belediye başkanı Mustafa Bozbey ile Nilüfer’de kentsel dönüşüm, Nilüfer’in kent dokusu, Yeni imar alanları, Projecilere öneriler ve birçok başlıkta nitelikli bir mülakat gerçekleştirdik.
-Kentsel Dönüşüm hakkında ne düşünüyorsunuz?
“Türkiye’de kentsel dönüşüm olayı yanlış algılanıyor. İnsanlar kentsel dönüşüm ile kentsel yenilemeyi karıştırıyor. Kamuoyunda konuşulan hep kentsel yenilemedir. Ki bu, binaların yenilenmesinden başka bir şey değildir. Kentsel dönüşüm, yoğunluk artırıcı değil azaltıcı bir nitelikte olmalıdır. Dönüşümde vatandaşın kazanımları gözetilmelidir”
-Peki, size göre nedir Kentsel dönüşüm?
“Dönüşüm insanla başlar insanla biter. İki katlı evinde oturan ve evinin altında inek bakan vatandaşın evini yıkıp onu onuncu kata çıkarmak dönüşüm değildir. Bu şekilde insanları mutlu edemezsiniz. Bu binaların yenilenmesidir. Oysa önce insanın hazırlanması gerekir. Bunun için de birçok bilimsel disiplinin bir arada olduğu bir kurul oluşturulmalı. Bu kurul dönüşüm yapılacak bölgedeki aileleri ortak yaşam kültürüne hazırlayacaklar. Yani halıyı balkondan silkelememesi gerektiğini öğrenecek”
-Nilüfer’de nasıl bir dönüşüm uygulaması içindesiniz?
“Şuan teknik bir çalışma yapılıyor. Önce o bölgede insanların niyetlerini öğrenecek ve onlara önerilerimizi sunacağız. Kabul görmesi halinde onlara yönelik, ortak yaşam kültürüne alışmaları için oluşturduğumuz bilimsel kurullarla eğitimler başlatacağız”
-Şayet vatandaş, kentsel dönüşüm istemezse ne yapacaksınız?
“Onların kabul edeceği bir planla hareket edilecek ve ikna edilmeye çalışılacak”
-İlçe sınırlarınız dâhilinde 11 sanayi bölgesi bulunuyor. Bu bölgelerde çalışan sayısı binlerle ölçülüyor. Bunun Nilüfer kent dokusuna etkisi nedir? Kent Dokusunu nasıl korumayı planlıyorsunuz?
“Sanayicimizin bugüne kadar düşünmediği bir organizasyonu gerçekleştirmek gerekiyor. Dünyada çok güzel örnekler var. 2 bin kişilik fabrikalar, fabrika yakınına çalışanlarının barınacağı konutlar yapıyor. Bu sayede ulaşımdan tasarruf yapılıyor ve çevre kirletilmiyor. Bu proje hayata geçirilirse sabah trafiğe çıkan servis araçlarının hiçbiri olmayacak. Buna devletin de destek olması lazım. Nilüfer Belediyesi olarak biz, bu tarz projelere destek veriyoruz”
-Nilüfer’de mimari kent dokusunu nasıl oluşturdunuz?
“Bizim bakış açımız, hep insandır. İnsan yüz yıl yaşasa dahi nokta kadar bir yere sahiptir. Bu yüzden en güzel yerde en iyi şartlarda yaşam sürmek onun hakkıdır. Biz, bu değerleri ürettik ve bununla birlikte yapılar da farklılaştı”
-Nilüfer’de proje yapmayı düşünen inşaat firmalarına ne öneriyorsunuz?
“Nilüfer’de hayata geçirilen projelere bakıldığında Nilüfer’in farklı olduğu anlaşılıyor. Burada uygulanan projeler kentin bir başka noktasında uygulanmıyor. İnşaat firmaları ve mimarlar, Nilüfer’de yapacakları projelere de farklı yaklaşır ve “Burası Nilüfer” diyerek hareket eder seviyeye geldi. Burada var olabilmek için farklı ve daha iyi bir proje yapmak gerektiğini inşaat sektörü de kavramış durumda”
-Nilüfer’de imara açılacak yeni bölgeler olacak mı?
“Doğanköy, Yolçatı, Badırga, Yaylacık gibi bölgelerde çalışmalarımız devam ediyor. Kayapa ile Görükle’nin mera bölgesi ile ilgili de Büyükşehir Meclisi’nden onay bekliyoruz”
-Nilüfer’de yatırım yapacak inşaat firmalarından neler bekliyorsunuz?
“Yaptıkları işi nitelikli yapmalarını bekleriz. Özellikle kaliteli yapılar dışında insanlarla olan ilişkilerinde de inşaat firmaları güven ortamını yüzde yüz oluştursunlar istiyoruz. ‘Nilüferli müteahhit dürüsttür’ imajını oluşturmalarını bekliyoruz”