Sağlam bina için etkin denetim
“Depremde yıkılmayacak binalar için başka çare yok”
Yapı üretim sürecini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’yla birlikte tüm ilgili kurum ve kuruluşların katılımıyla, sağlıklı denetim yapılması konusunda eşgüdümü sağlayacak yeni düzenlemelere gidilmesi gerektiğine dikkat çeken Dikensak, bu bağlamda, merkez ve illerde kurulacak Yapı Denetim Komisyonlarında TMMOB temsilcileri ve ilgili STK temsilcileri görev alması gerektiğini savundu.
Sağlam binanın etkin ve bağımsız denetimden geçerek yapılabileceğini ifade eden Dikensak, bunun ancak etik kurallar çerçevesinde gerçekleşebileceğine dikkat çekti. Dikensak, yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı:
“Yapı denetim kuruluşlarının kurumsallaşarak gelişmelerini sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır. Olası bir afette oluşan zararların karşılanabilmesi için etkili bir mali sorumluluk sigortası getirilmelidir. Kamu binaları , kentsel dönüşüm adı altında yapılan binalar ve TOKİ binaları da yapı denetime tabi olmalıdır. Müteahhitlik sistemi acilen düzenlenmelidir. Sertifikasyonla denetim ve disiplin altına alınmalıdır. Yapı sahipleri veya müteahhitler ile yapı denetimi arasındaki organik bağı kopartılarak denetim zorunlu görevlendirme şeklinde yapılmalıdır. Bürokrasi eritilmeli ve tüm idareler ve belediyeler için tek tip standart getirilmelidir. Kurulacak yapı denetim komisyonlarında TMMOB ve yapı denetim birliği temsilcileri de görev almalıdır. Yapı denetim kuruluşlarının faaliyetlerini denetlemek ve haksız rekabeti önlemek, bu konuda bakanlığın yükünü hafifletmek amacıyla yapı denetim kuruluşları birliği kamu yararına kuruluşlar haline getirilmelidir.”
SİSTEM EKSİK İŞLİYOR
Yapı denetim sistemini değerlendiren Koru Yapı Denetim Müdürü Fatih Canbazoğlu ise sitemde olan eksiklere dikkat çekti. Sistemin şu an “kontrol ayağı” ve “finansal ayağı” olarak 2 bölümünün eksik olsa da uygulandığını belirten Canbazoğlu, “sigorta ayağıyla” toplumsal bilinirlik ayağı”nın henüz oluşmadığına vurgu yaptı. Yapı denetim firmalarının tam olarak bilinmediğini kaydeden Canbazoğlu, şu anki yasayla olası bir depremde yapılarda meydana gelebilecek hasarların denetim firmaları tarafından karşılanma olanağının da bulunmadığını söyledi.
Yapı denetim hizmeti veren firmalara yetki belgelerinin iptaline kadar giden ağır cezai müeyyide uygulandığını belirten Canbazoğlu, “ Basit hatalar için oransal bir hata yüzde payı bırakılmalıdır ”dedi. Canbazoğlu, sürekli değişen kanunlar ve uygulamaların yapı denetim firmalarının gelişimini engellediğinin altını çizerken “Firmalara kurumsal kimlik kazandırılmalı ve ufku açılmalıdır” dedi.
KAPANMALAR OLABİLİR
Yeni yapı denetim kanun taslağını değerlendiren İdol Yapı Denetim Ltd. Şti. ortaklarından Yüksek Mimar Hilmi Tavukçuoğlu da taslak bu haliyle geçerse ya firmalarda birleşme olacağını ya da firmaların kapanabileceğini belirtti. Kanun taslağının uygulama yönetmeliğiyle sekilleneceğini ifade eden Tavukçuoğlu Çevre ve Şehircilik Bakanlığının şu an Toki’lerde uygulanmakta olduğu Müşavirlik sistemini yapı denetim sistemine entegre etmeye çalışıldığını belirtmiştir.
Eğer kanun bu haliyle çıkarsa yapı denetim firmalarının aynı zamanda proje hizmeti verecek müşavirlik firmaları haline getirildiğini söyleyen ve yeni yasada Bakanlığa verilecek olan teminat miktarlarının ne kadar olduğunun açıklanmadığına dikkat çeken Tavukçuoğlu, “Yeni yasayla karşımıza neler gelecek bilmiyoruz. Firmaların ortaklık yapılarının değişebileceği, hatta bazı şirketlerin birleşme yoluna gidebileceğini belirtmiştir. Mali gücü olan firmaların ayakta kalabileceği bir sistem önerildiği, yasanın bu şekilde çıkması halinde teminat miktarlarına göre de sınıflandırmalar yapılacağı ve kamu yapılarında da Devletin yapı denetim hizmetini satın alabileceği konusuna dikkat çekmiştir” dedi.