İnşaatın altın çocuğu: Pazarlama
Ateşli bir köy çocuğu şehrin en büyük marketinde işe başvurur. Dünyanın bu en büyük alışveriş merkezinde her şey ama her şey satılmaktadır. Eleman arayan patron sorar:
- Daha önce hiç satıcılık yaptın mı?
- Evet köyümde bu işi yapmıştım.
Patron çocuğu denemeye karar verir:
- İyi, yarın başlıyorsun.
Ertesi gün akşam olur ve patron çocuğu karşısına alır:
- Evet, bugün kaç satış yaptın? - Bir! - Ne! Bir mi? Ötekiler 20-30 satış yaptılar, Nasıl bir? Kaç dolar tuttu peki?
- 320.334 USD doları.
Patron şaşırır ve sorar: - Nasıl becerdin bunu?
- Adama başta küçük boy bir olta, sonra orta boy ve sonra da büyük boy bir
olta sattım.
- Adama nerede balık tutacağını sordum. Kıyıda deyince bir tekneye gereksinimi olduğunu söyledim. Tekne bölümüne indik ve çift motorlu, yelkenli, lüks bir yat sattım. Vosvosuyla bunu çekemeyeceğini söyleyince son model 4x4 bir jeep sattım. Patron kendinden geçer:
- Ne diyorsun, tüm bunları bir küçük olta almaya gelen adama mı sattın?
- Genç çocuk yanıt verir:
- Yoo aslında karısı için bir tane orkid istemişti... Ben de ona şöyle dedim:
- Hafta sonun mahvolmuş, sen en iyisi balığa git...
Müşterileri kazanmak, onlara hizmet vermek ve onları tatmin etmek pazarlama ve satış bölümünün görevidir. Ülkemiz her ne kadar bizi bölmeye çalışanlarla dolu olsa da, Orta
Doğu’nun altın çocuğu. İnsanımız kendini geliştirmesini iyi biliyor. Türkiye gelişmeye devam ediyor.
Bu yazımda pazarlamaya ilişkin son on yıla has bazı yeni becerilerden bahsetmek istiyorum. Bunlar:
Marka varlığı yönetimi, Müşteri ilişkileri yönetimi ve veri tabanı pazarlaması,
Şirket irtibat merkezi, İnternet pazarlaması, Halkla ilişkiler pazarlaması, Hizmet ve deneyim pazarlaması, Karlılık analizi ve Pazara yön verme becerileri.
Sevilen ve kurumsal bir marka olmak istiyorsanız müşterilerinizin şirkete ulaşmasını kolaylaştırın. Müşterilerin en üstte olacağı şekilde şirket değerlerinin net bir hiyerarşisini geliştirin.
Marriot oteller zincirinin sistemi şu: Önce en iyi çalışanları işe alıyor ve eğitiyoruz. Eğer çalışanlar mutluysa müşterilere coşkulu ve rekabetçi bir şekilde hizmet vereceklerdir. Bu da yatırımcılar için en fazla kâr sağlayacaktır.
Son günlerde Philip Kotler’ın, ‘10 Ölümcül Pazarlama Günahı’ isimli kitabını okuyorum. İşte günahlar:
1- Şirket yeterince pazar odaklı ve müşteri merkezli değil.
2- Şirket hedef müşterilerinin tam olarak anlamıyor.
3- Şirketin rakiplerinin daha iyi tanımlaması ve izlemesi gerek.
4- Şirket hissedarları ve ilişkisini gereğince yönetemiyor.
5- Şirket yeni fırsatlar bulmakta başarılı değil.
6- Şirketin pazarlama planına süreci kusurlu.
7- Şirketin ürün ve hizmet politikalarının sıkılaştırılması gerekiyor.
8- Şirketin marka geliştirme ve iletişim becerileri zayıf.
9- Şirket verimli ve etkili pazarlama gerçekleştirebilecek kadar iyi organize edilmemiş.
10- Şirket teknolojiden azami düzeyde yararlanmıyor.
Etkin bir pazarlama müdürünün üç görevi vardır. Birincisi pazarlama departmanını iyi yönetmek, yetkin personeli işe almak, pazarlama planı ve uygulaması için yüksek standartlar koymak ve personelin araştırma, tahmin ve iletişim becerilerini artırmaktır. İkinci görevi diğer departmanların finans, operasyonlar, satın alma, bilgi teknolojileri vs ve müdürlerinin güvenini kazanmak ve tüm organizasyonun müşteriye hizmet vermesini ve onları tatmin etmesini sağlamaktır. Üçüncü görevi ise CEO ile iyi çalışmak.
Üçünde de başarısız olan bir pazarlama müdürünüz varsa eğer yeni bir pazarlama müdürü alma zamanınız gelmiş demektir. Hepinize mutlu ve başarılı günler…