Bütüncül Bursa planı şart

BTSO İnşaat Konseyi ve BALKANSİAD İnşaat ve Yapı Malzemeleri Komitesi’nin konuğu olarak Bursa’ya gelen dünyaca ünlü Türk Mimar Emre Arolat, Bursa için bütüncül bir planın gerekliliğini vurguladı.

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası, BTSO Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen organizasyona “Marka Şehir Olma Yolunda Mimarinin Önemi” konulu söyleşisiyle katılan Mimar Emre Arolat, marka kent

olma kavramının son yıllarda giderek yayıldığını ve genel bir temayül haline geldiğini söyledi. Marka konusunun tek başına ele alınıp sorgulanması gerektiğini vurgulayan Mimar Arolat, “20 yıl önce marka kent kavramı ortalıkta yoktu. Bugün giderek yaygınlaştı ve ABD ve Avrupa ülkelerinde markalaştırma firmaları meydana çıkmaya başladı” dedi.

TÜRKİYE’DE KENTLERİN PROBLEMİ NİTELİKSİZ YOĞUNLUKTUR

Kentin hakikatinin ve özünün ne olduğunu kişisel olarak önemsediğini belirten Mimar Emre Arolat, “Türkiye’de genellikle kentlerin en önemli problemi olarak yoğunluk gösterilir. Bu tuhaf bir inanıştır. Türkiye kentlerinin en önemli problemi niteliksiz yoğunluktur. Yoğunluk eğer problem olsaydı; New York’tan, Londra’dan, Paris’ten gıpta edilen şehirler olarak bahsetmek imkânsızdı. Yoğunlukda tek başına bir ilaç değildir. Paris’in İstanbul’a göre kişi başına düşen yeşil alan metrekaresi yedi misli daha fazladır” ifadelerini kullandı.

Kent kimliğini oluşturmada şehir merkezinin çok önemli bir yeri olduğunu vurgulayan Mimar Arolat, “Hiçbir şehrin banliyöleri o kent için önemli değildir. Çünkü bir şehir için ne hatırlanıyorsa onlar hep kentin merkezindedir” ifadelerini sunumunda kullandığı, Paris kentinden görsel örneklerle destekledi.

BU BİR FACİA

Bursa'nın tarihsel bir yapıya, yetenekli ve yetkin bir nüfusa sahip olduğunu söyleyen Mimar Emre Arolat, marka kent olmak için Bursa'nın elinde gerekli olgular olduğunu vurguladı ve slaytta Doğanbey projesinin göstererek “Bu bir facia. Bunu yapanın rahat uyumaması gerekir. Bu kent tarihine ayıptır. Bursa göç alan bir şehir. Bir kentin merkezinin yoğunlaşmaması diye bir durum söz konusu olamaz. Ama böyle değil daha nitelikli bir şekilde yoğunlaştırılabilir. Bu, ne mimari ne kentsel tasarım ne de sosyolojik bağlamda kabul edilebilir bir durumdur. Bu bir kentin ortasında pek olmayacak bir şeydir”şeklinde konuştu.

Sunumunun ardından katılımcıların sorularını cevaplandıran Mimar Emre Arolat, katılımcılara yönelik konuşmasında “Kentin bütünsel planlama stratejisine ihtiyacı var. Büyük Bursa planı olmadan yapılan her projenin bir ayağı çukurdadır. Kentsel dönüşüm kentin içinde belirli bir bölgeye yönelik yapılıyor. Aslında bu dönüşüm kentin bütününe ait olan bir planın bir parçası olmalıdır. Kentin bütününe ait bir plan nitelikli olarak henüz yapılmadı” sözlerine yer verdi.

BURKAY; MİMARİ PROJELER SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL

Mimariyi endüstriyle çok bağlantılı gördüğünü ifade eden BTSO Başkanı İbrahim Burkay, “Türkiye’de sanayinin gelişimine baktığımızda mimarlık sanatsal bir faaliyet gibi görünsede aynı zamanda  inovasyon tarifine çok uygun. Son yıllarda Türkiye’deki mimari projelere baktığımızda ise birçoğu sürdürülebilir değil. Mimarlık mesleği, tarihi bir figür olma imkânı sunan bir meslek. Tarihi bir figür olmak istiyorsanız, bu dünyada belli makamların üstünde bu gerçekleşebiliyor. Ama bugün günümüzde ve gelecekte anılacak birçok isme baktığımızda bunlar, siyasetin, politikanın veya askeriyenin dışında mimari alanında gerçekten dünyaya değer katmış, eser bırakmış kişiler.Bu gözle bakmak lazım” diye konuştu.

ONUR; TÜRKİYE’DE BU UNVANI EN ÇOK BURSA HAK EDİYOR

Bursa, son zamanlarda gerek kentsel dönüşüm gerekse kent içindeki anıtsal yapıların korunmasıyla gündeme geldiğini belirten BALKANSİAD Başkanı Aytuğ Onur “Son günlerde deyim yerindeyse Bursa’nın rotası marka şehir kavramına çevrilmiş durumda. Bursa için marka şehir önemli bir kavram. Ancak günümüzde bu kavram herkes tarafından farklı algılanıyor. Marka şehir kavramının dünyada belli standartları var. Bu standartlara sahip olan şehirler marka şehir olarak kabul ediliyor. Kültürel miras, doğal yapı, çevre gibi unsurlar marka şehir olmanın olmazsa olmazlarıdır. Türkiye’de bir kent marka kent unvanını taşıyacaksa bunun Bursa olması gerekir” dedi.