Akyükselen İnşaat Yönetim Kurulu Başkan Vekili Şeref Demir, proje yaptıkları yere değer katma hedefiyle çalıştıklarını ifade ederek, bu anlayışla hareket ettikleri için de güzel eserler ortaya koyduklarını söylüyor.
Bunun verdiği keyfin bambaşka olduğunu ifade eden Demir, hayat felsefesinin ise şartlar her ne olursa olsun ahlaki değerlerden taviz vermeden yaşamak olduğunu dile getiriyor.
Sosyal anlamda da oldukça aktif olan Şeref Demir, İMSİAD Başkan Yardımcısı. İMSİAD çatısı altında da çalışmalarına devam eden Demir ile Akyükselen İnşaat’ı, sektörü ve sorunlarını konuştuk.
Röportaj: Nagihan GÖRKEN
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
1970 Ağrı doğumluyum. İlk ve orta öğrenimimi Ağrı’da yaptım. Liseyi Bursa’da Süleyman Çelebi Lisesi’nde okudum. Lisansımı işletme üzerine yaptım. Evliyim, 4 erkek 1 kız çocuğu babasıyım. Kalabalık bir aile olmanın keyfini yaşıyorum, bu nedenle de çok mutluyum.
İş hayatına nasıl atıldınız? Firmanızın kuruluş hikâyesini anlatabilir misiniz?
İşletme bölümü mezunu olmam ve babamın da ticaretle uğraşmasından dolayı ticaret hayatına çok erken yaşta atıldım. Yöneticilikle başladım ticaret hayatına. Babamın kurmuş olduğu tekstil firması vardı hatta firmanın adı da Şeref Tekstil’di. Fabrikada 1992-1997 yılları arasında yönetici olarak işe başladım. 1997 yılında inşaat mühendisi olan ağabeyimle birlikte inşaat firması kurduk. Konut ağırlıklı inşaatlar yaptık uzun süre. 2020 yılında Harput Holding ile birlikte güç birliği yaparak Akyükselen İnşaat’ı kurduk.
Daha çok hangi projelere imza atıyorsunuz?
Projelerimizin büyük bir kısmı konut ağırlıklı. Bununla birlikte yapmış olduğumuz ve kendi mülkümüz olan hastanemiz ve okulumuz var. Ayrıca fabrika binaları da yapıyoruz.
Bugüne kadar kaç proje bitirdiniz, kaç konut inşa ettiniz?
Sayısını unuttum diyebilirim. Şunu söyleyebilirim ki; şu ana kadar yaptığımız bağımsız bölüm sayısı 10 bini geçmiştir.
Bursa’da hangi bölgelerde projeleriniz var? Buraları tercih etme nedeniniz nedir?
Genellikle Nilüfer bölgesinde proje yapıyoruz. Bu bölgede sosyal hayat dinamik, AVM’ler yoğun ve Bursa’nın diğer bölgelerine göre daha imarlı gelişiyor ve daha düzenli yapılar var. Bu nedenle talep de daha fazla oluyor ve biz de bu yüzden bu bölgeyi tercih ediyoruz.
Kentsel dönüşümde Bursa’ya öncü oldunuz? Bu konudaki çalışmalarınızı özetler misiniz?
Bursa’da yaklaşık 4 bin bağımsız bölümden oluşan kentsel dönüşüm gerçekleştirdik. Çok meşakkatli bir süreç kentsel dönüşüm. Anlaşma noktasına gelinceye kadar binlerce insanla görüşme yapıyorsunuz. Tabii yasal prosedürlerini de gerçekleştiriyorsunuz. Onlar da meşakkatli bir iş. Ama riskli yapılardan binlerce canı kurtarmanın verdiği keyif, o yorgunluğu alıp götürüyor.
Bursa dışındaki projelerinizden bahseder misiniz? Bursa dışına proje yapma konusu nasıl gelişti? Yeni projeler olacak mı?
Bursa’daki en büyük sıkıntımız arsa kıtlığı ve bu arsa kıtlığının getirdiği bir arayış söz konusu. Bundan dolayı şehir dışında proje çalışmaları yaptık. Şu an Balıkesir’in sahil kesimlerinde devam eden ve bitmiş olan villa projelerimiz var. Proje ürettiğimiz arsalarımız da var Balıkesir’de. Çanakkale’de ve İstanbul’da da görüşmelerimiz sürüyor. Biz Bursa’dayız ve kentimizin imarına katkıda bulunmak istiyoruz. Kentsel dönüşüm gibi zaruri bir ihtiyacımız var. Kentsel değişim sadece Bursa’nın değil tüm ülkenin beka sorunu. 600 bine yakın riskli yapı söz konusu. Gönül ister ki Bursa’da bu yapıları dönüştürüp, Bursa’ya, Bursalılara bir faydamız olsun. Fakat emtia fiyatlarının artışı, kat maliklerinden kaynaklanan taleplerden ve mevzuatla ilgili sıkıntılardan dolayı maalesef kentsel dönüşüm gerçekleşmiyor. Dönüşüm gerçekleşmeyip, arsa kıtlığı da baş gösterince arayış içine giriyorsunuz ve şehir dışına çıkmak zorunda kalıyorsunuz.
Halen devam eden projeleriniz var mı? Önümüzdeki süreçte hayata geçirmeyi planladığınız projeler var mı?
Şu an Adalet mahallesinde (Akyükselen Hürriyet) yeşillikler içerisinde çok güzel bir projemiz var, bitme aşamasına geldi. 268 daire ve iş yerlerinden oluşuyor. Balkan mahallesinde başladığımız şu an kaba inşaat halinde olan, 264 daire ve iş yerlerinden oluşan bir projemiz daha var. Balıkesir’de devam eden projemiz tamamlanmak üzere. Bademli’de bir villa projemiz var. Kaba inşaatı bitti, ince işçiliklerini yapıyoruz.
Akyükselen İnşaat projelerinin öne çıkan özellikleri nelerdir?
Proje yaptığımız yere bir değer katmak gibi prensiple yola çıkıyoruz. Hedef bu olunca güzel eserler ortaya çıkıyor. Vazgeçilmez prensibimiz ise müşteri memnuniyeti. İnşaat sektöründe sıfır hata ile iş yapma şansınız yoktur. Detayların çok fazla olduğu sıkıntılı bir sektördür. Dolayısıyla az da olsa teslim ettikten sonra bazı sıkıntılar yaşanabiliyor. Firma olarak bu konuda çok hassasız. Teslimden sonraki süreçte oluşabilecek sıkıntılarla ilgili dönüş yapma ve sorunu giderme konusundaki hassasiyetimiz bu konuda çok etkili. Kurumsallık gereği elimizden geldiği kadar en kaliteli malzemeyi ve işçiliği kullanıyoruz. Bu da halkımızdan teveccüh görüyor. Projeye kazmayı vurduğumuz esnada daha kayda değer bir satışımız söz konusu oluyor.
Firma olarak karşılaştığınız sorunlar nelerdir?
Sektörün aslında en büyük sorunu arsa kıtlığı. Ara eleman sıkıntısı ileriye dönük daha da endişe verici olmaya başladı. Ara eleman bulmakta büyük sıkıntı yaşıyoruz. Şu anda mevcut çalışanların yaş ortalaması çok yüksek. Bir kısmı da yurt dışına gitmiş durumda. Bu nedenle bu konuda ileriye dönük çok ciddi çalışmalar yapmak lazım. Akademik odalar, BTSO hatta Bursa Uludağ Üniversitesi ile bu konuda iletişim halindeyiz. Sektöre gerçek manada hizmet edecek, ara elemanları yetiştirecek meslek okullarının açılması gerekiyor. Kilitlenme noktasında sektör bu konuda. Uç bir şey söyleyeceğim; şu an bir kesim Suriyeliler başta olmak üzere yabancıların bir an önce gitmesini istiyor. Eğer bu iş gücü ülkeden çıkarsa sektörlerin büyük bir kısmı kilitlenme noktasına gelecektir. Olayın bir de bu boyutu var. Acilen ara eleman yetiştirmemiz gerekiyor.
Bir yatırımcı ve girişimci olarak inşaat sektörünün zor ve keyifli tarafları nelerdir size göre?
İnşaat sektörünün en zor kısmı şu, hakir görmek için söylemiyorum bunu, bizim istihdam ettiğimiz kesim eğitim olarak toplumun en alt kesimi. Bizim işimiz de emek yoğunluklu bir iş. İş güvenliği ile ilgili riskler de söz konusu. Bu tür bir ortamda rahat olmak imkansız. Deneyimli, oturmuş bir kadro ile toplantı yaparsınız ve gerekli direktifleri verirsiniz ve konu mecrasında akıp, biter. Ama bizim sektör öyle değil. Her gün uyarmanız, her gün kontrol etmeniz gerekiyor sahayı. Bununla ilgili sıkıntılar var. Ayrıca mevzuatın getirdiği sıkıntılar da var. Ama keyifli olan kısmı şu; nihayetinde bir eser çıkarıyorsunuz ortaya ve insanların zaruri ihtiyacı olan barınmayı giderecek bir eser ortaya çıkıyorsunuz, bu büyük bir keyif.
İş hayatı size neleri öğretti? Gerek sektöre yeni girmeyi düşünenlere, gerekse genç girişimcilere ne gibi tavsiyeleriniz olur?
Bardağın dolu tarafına bakmayı, pozitif olmayı öğretti. Olumsuzlukları göz önünde bulundurduğunuz zaman çözüm üretme şansınız olmuyor. Sıkıntıların sabırla, özveriyle ve çalışmayla giderileceğini gördüm. Düşüncelerinizin, projelerinizin uzun vadeli olması her şeyden önemlisi de dürüst olmanız gerekiyor. Gençlere tavsiyem dürüst olmaları, ana ilke bu. Kurumsal firma olmak için uzun vadeli düşünmek gerekiyor. Her geçen gün teknolojinin geliştiği, iletişimin arttığı bir dönemde donanımlı olmalısınız. Gençler kendilerini geliştirmeliler.
İMSİAD’ın Başkan Yardımcısısınız. İMSİAD örnek çalışmalara imza atıyor. Yeni çalışma döneminde İMSİAD neler yapacak?
İMSİAD aktif bir dernek. Kendi üyelerinin sıkıntılarını giderme adına yaptığı çalışmaların yanı sıra şehrin imarına yön veren başka bir şehirde örneğine rastlanmayacak bir şekilde akademik odalarla, üniversitelerle hareket eden, onlarla çalışmalar ve basın açıklamaları yapan bir STK. Müteahhitlerin bu türdeki bir oluşumu Türkiye’de rastlanan bir durum değil. Bu başarıyı sağladık biz. En son 1050 Konutlar bölgesiyle ilgili çok farklı projeler söz konusu olabilirdi. Bizim de etkimizle çok farklı bir noktaya geldi. Kısmen bir imar artışı olsa da yaşanabilir bir alan olacak orası. Önemli olan da bu alanı Bursalı müteahhitlerin yapacağı noktaya getirmekti. Bursa’da bir proje yapılacaksa Bursa’nın dinamikleri, Bursa’nın müteahhitleri Bursa’ya fazlasıyla yeter.
Hobileriniz var mı?
Yoğun iş temposu içinde hobilerime vakit bulmakta zorlanıyorum. Doğayla baş başa kalmayı ve satranç oynamayı severim. Yüzmeyi de severim ve fırsat buldukça yüzerim.
Hayattaki mottonuz nedir?
Şartlar her ne olursa olsun ahlaki değerlerden taviz vermeden yaşamak.
Eklemek istedikleriniz…
BTSO seçimlerini geride bıraktık. 23. Komite’de meclis üyesi seçildim. İnşallah arkadaşlarımızla birlik beraberlik içinde hem sektör hem de Bursa için projeler gerçekleştireceğiz. Amacımız yalnızca klasik müteahhit mantığıyla rant elde etmekten ziyade, halk tarafından böyle biliniyor, şehrin imarına katkı ve sektöre fayda sağlamak olacak.