Gayrimenkul sektöründe çok sayıda sayıda kadın çalışan ve yönetici var. Buradan hareketle, sektördeki kadınlar arasında network oluşturmak; düzenlenecek etkinlikler, organizasyonlar, sosyal yardım projeleri ve eğitim faaliyetleriyle kadınların gücüne güç katacak olan Platform, çalışmalarını sürdürüyor.
Burcu Hanım, öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Röportajımızın başında sizi kısaca tanımak isteriz? Kimdir Burcu Güngör Tezal?
1982 doğumluyum, İzmirliyim. Dokuz Eylül Üniversitesi İktisat bölümünden mezun olduktan ticaret ve reklamcılıkla uğraştım. Ardından yaklaşık 10 yıl sanatçı menajerliği yaptıktan sonra Bodrum’a yerleştim ve eşimle birlikte global bir marka olan ERA Real Estate’in Bodrum ofisini kurduk; yaklaşık 25 kişilik ekibimizle faaliyet gösteriyoruz.
Gayrimenkul Kadın Platformu nasıl kuruldu? Yapısından bahseder misiniz?
Kurumsal yapımız gereği çok geniş bir etki çevremiz var; mesleğim ve kişiliğim gereği meslektaşlarımla iletişimim de her zaman aktif oldu. Karantina döneminde online yayınlar ve toplantılar sayesinde her ne kadar fiziki mesafe kuralları gereği uzak olsak da manevi olarak birbirimize yaklaştık; sosyal ilişkilerimizin değerini daha iyi anladık, pek çok insanı daha yakından tanıma şansı bulduk. Bu dönemde evde olduğumuz için kadın meslektaşlarımla daha çok sohbet etme şansım oldu. Yeni insanlarla da tanıştım. Ve aklımda kadınlardan oluşan bir network düşüncesi oluşmaya başladı. Karantinadan çıkıp ofislerimize döndüğümüzde düşüncelerimi hayata geçirmeye başladım ve tanıdığım ve hedeflerimi anlattığım tüm kadın meslektaşlarımın olağanüstü katkılarıyla Gayrimenkulde Kadın Platformu şekillendi. Platformumuzun ticari bir yapısı yok. Sosyal bir iletişim platformuyuz. Yönetim kurulumuzda; Başkan Yardımcısı Zeynep Silifkeli, Genel Sekreter/Sayman Pınar Yalınızoğlu, Eğitim Koordinatörü Filiz Çobanoğlu, Basın Sorumlusu Meral Türkeş, Halka ilişkiler Sorumlusu Fatma Arı, Organizasyon Sorumlusu Sultan Göçer, Sosyal Medya Sorumlusu Berfu Yalçın olmak üzere birlikte çalışıyoruz. Üye olmak isteyen meslektaşlarımızın başvurularını değerlendiriyor ve networke dahil ediyoruz.
Sektöre nasıl bir yenilik katmak istiyorsunuz, amaçlarınız ve hedefleriniz nelerdir?
Amacımız ve misyonumuz öncelikle kadınlar arasında network oluşturmak; düzenlediğimiz etkinlikler, organizasyonlar, sosyal yardım projeleri ve eğitim faaliyetleriyle kadınların gücüne güç katmak istiyoruz. Bu alanda vizyonumuz ise gayrimenkul sektörüne kadın girişimciliğini yönlendirmek; sektördeki kadın profesyonel sayısının artmasına yönelik çalışmalar yapmak.
Gayrimenkul sektöründe kadınların karşılaştığı zorluklar ve sorunlar nelerdir? Haksız rekabet gibi bir durum var mı?
Haksız rekabet değil de fırsat eşitsizliği yaşandığını söyleyebiliriz. Türkiye’nin her yerinde farklı dinamikler var. Sosyo-kültürel taban birbirinden farklı olmakla birlikte ticari hayatın dinamikleri de birbirinden farklı. Bununla birlikte mesleki açıdan eğitimde fırsat eşitsizliği yaşanıyor. Zincir markalar eğitim konusunda güçlü bir altyapıya ve teknik donanıma sahipken yerel emlak ofislerinde çalışan ya da kendi ofisini açmak isteyen meslektaşlarımız bu konuda zorlanıyor. Biz GKP olarak 2021 yılı eğitim takvimimizi hazırlıyoruz ve böylece Türkiye’deki tüm üyelerimizin eğitimde eşit fırsatlara sahip olmasını sağlayacağız.
Malum pandemi dönemindeyiz. En çok etkilenen sektörlerin başında da inşaat ve paydaşı gayrimenkul geliyor. Pandemi, sizleri nasıl etkiledi?
Bu dönem gayrimenkul danışmanlarının kendilerini geliştirmeleri ve iç ve dış gözlem yapmaları açısından avantajlı oldu. Pek çok konuda evden eğitim ve uzmanlaşma alanında ve gerek etki çevresiyle gerek müşterileriyle temasını sürdürenler için de fırsat bir dönem oldu diyebilirim. Satışlar açısından etkisine bakınca; şahsen biz Bodrum’da olduğumuz için ve Bodrum gibi yazlık bölgelere talep patlaması yaşandığı için çok yoğun çalışıyoruz.
Pandemi, konut tercihlerini etkiledi mi? Bahçeli evlere ilgi arttı mı? İnsanlar artık nasıl konutlar ve hangi daire tiplerini tercih ediyorlar?
Evet, pandemi müstakil ve bahçeli evlere talebi arttırdı. Bununla birlikte daha geniş ve ferah evler talep ediliyor.
Bir yatırım aracı olarak değerlendirmek gerekirse, konutu, dövizden, faizden, altından farklı kılan özellikler nelerdir? Yatırımcılara bu alanda nasıl bir çağrınız olur?
Şu an faiz gerçekten yüksek, bu bazı bölgelerde konut yatırımının ulaşamayacağı bir getiri gibi görünse de satın alınacak konut al-sat yapmaya uygun olabilir, bölge bazında kira getirisi yüksek olabilir, bölge gelişmekte olan; prim yapmaya devam eden bir bölge de olabilir ki bu orta-uzun vadede karlı olacağı anlamına gelir. En önemlisi de Türkiye genelinde gayrimenkul fiyatlarının artışı her zaman istikrarlı ancak faiz ya da döviz değişkenlik gösteren araçlar. Konut yatırımının herkesin düşünmediği pratik bir yanı var. Bankayla 1 yıllık faiz anlaşması yaptığınızda o yıl içerisinde karşınıza daha iyi bir fırsat çıkarsa anaparayı kullanamıyorsunuz ancak konut doğru fiyatlandırıldığı takdirde kolaylıkla likiditeye çevrilebiliyor.