Bu rantsal dönüşüm değil bir medeniyet projesidir…
Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu önceki günlerde Gemlik için hayati bir önem taşıyan konunun konuşulduğu toplantıya ev sahipliği yaptı. Panele Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Akıt başta olmak üzere siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, akademik odalar ve vatandaşlar katıldı.Panelin açılış konuşmasını yapan Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz, kentsel dönüşüm projelerinin rantsal dönüşüm değil, medeniyet projesi olduğunu vurguladı. Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü, "Gelecek kuşaklara sağlam miras bırakmalıyız. Bugünkü yapı stokunun gelecek kuşaklara iftiharla sunulacak bir gerçeklik değildir. Ortak akıl, kolektif çalışma ile yürütülecek kentsel dönüşüm projesi için akademik odalarla birlikte projeler üretmeye hazırız. Kuzey İmar Planlarında imara açılacak bölge 200 hektar, DOP, SİT, Arazi Eğimi sonrasında 100 hektar alan kalıyor. Ancak bize 600 hektar alan gerekli. 86 bin nüfusun 64 bininin riskli bölgede yaşıyor.10 bin binadan 8 bini alüvyon ve balçık zemin üzerinde yer alıyor.”
Depremin siyaseti olmaz…
1999 Marmara Depremi sonrasında yapılan binaların sadece yüzde 7'sinin deprem yönetmeliğine göre inşa edildiğini savunan Yılmaz,” Gemlik'teki iki aktif fay hattı üzerinde bulunan bina sayısının da 259 olduğunu ve burada 4 bin 500 kişinin yaşıyor. Amacımız korkutmak veya tedirgin etmek değil. Amacımız önlem almak. İnsan olarak çabuk unutuyoruz. 1999 depremini, Van depremini çabuk unuttuk. Gemlik’inde olası bir depremde bu acıları yaşamaması için uğraş veriyoruz. Depremin siyaseti olmaz. Partiler üstü bir durumdur. Herkes bu konuya nasıl katkıda bulunur onu düşünmeliyiz” dedi.
“Gemlik’in Kentsel Dönüşümü ve Deprem Gerçeği” isimli konferansa Gemlik Belediyesi’nin davetlisi olarak gelen İTÜ Jeofizik ve Maltepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ahmet Ercan da çarpıcı açıklamalar yaptı. Ercan, “Gemlik şu an alüvyon, balçık ve jöle zeminin üzerinde duran Betasus bir ilçe. Bugün bu zemine yaptığımız binaların altında kalırsak, suçlusu deprem değil biz oluruz. Bedeli ne olursa olsun Gemlik yamaçlara doğru taşınmalıdır. Bunun başka bir çözümü yok. Gemlik ya olduğu yerde duracak ve olası bir depremde yerle bir olacak. Ya da yamaçlara taşınıp rahat bir nefes alacak” dedi.
Kentsel Dönüşüm siyaset üstü bir olay…
Gemlik’te yapılması planlanan Kentsel Dönüşüm projesine destek verdiğini söyleyen Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, bu konunun Gemliklilerin hayatını ilgilendiren siyaset üstü bir olay olduğuna değindi. Belediye yıkmazsa depremin yıkacağını söyleyen Ercan sözlerini şöyle sürdürdü: “Gemlik şu an alüvyon, balçık ve jöle zeminin üzerinde duruyor. Bu çok yanlış bir yerleşim şeklidir ve doğa da her yanlışın bedelini acı bir şekilde ödetir. Gemlik için şu an yamaçlara taşınmak tek çözümdür. Bedel ödemeden bu çözümü gerçekleştirmeliyiz”. Panel öncesi Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz ile Gemlik ilçesinin taşınması planlanan bölgeyi gezdiğini söyleyen Ercan, “Panelden önce Gemlik’in taşınması planlanan bölgede bir takım incelemeler yaptık. Cumhuriyet Mahallesi ve Manastır sırtlarında çok sağlam kireç taşları, kayalık zeminler bulunuyor. Gemlik'in çevresinde Samanlı veKatırlı gibi dağlık ve sağlam zeminli bölgeler varken yapılaşmayı neden ısrarla jöle zeminli ova kesiminde yapıyorsunuz. Jöle ve balçık zeminli araziye ev yapmak, tren yolu üzerinde rayların üstüne yatmak gibi bir şey”dedi.
Yerinde dönüşüm diyenler ölümü göze alanlardır…
Gemlik’in kentsel dönüşümden ziyade kentsel taşınmaya ihtiyacı olduğunu belirten Ercan, yerinde dönüşüm tartışmalarına da son noktayı koydu. Deprem olmasa da kentsel taşınmayı yapmak gerektiğine değinen Ercan, bunun sosyal bir zorunluluk olduğuna vurgu yaptı. Ercan sözlerini şöyle sürdürdü: “Gemlik’in şu an ki yeri, yerinde dönüşüme uygun değildir. Kentsel dönüşümden ziyade kentsel taşınmaya ihtiyacı var. Zemin alüvyondan, balçıktan oluşuyor. Yerinde dönüşüm diyenler ölümü göze alanlardır. Yakın bir zamanda Gemlik’te büyük bir deprem beklemediğini de sözlerine ekleyen Ercan, “Deprem olmasa da kentsel taşınmayı yapmak zorundayız. Gemlik’te yakın bir zamanda büyük şiddetli deprem gözükmüyor ama bu zeminde küçük ölçekli depremler bile yıkıcı olabilir. Allah korusun büyük ölçekli depremlerde ise Gölcükten daha beteri olur” dedi.
Gemlik’i çok sevdiğini sözlerine ekleyen Ercan, Gemlik’in kaplıca, turizm kenti olması gerektiğini söyledi. Gemlik nüfusunun artmaması gerektiğine de değinen Ercan, Gemlik’e uluslararası bir liman yapılıp yolcu gemilerinin buraya getirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Büyük İstanbul depremi olmaz…
Ülkede deprem çığırtkanının çok olduğundan bahseden Prof.Dr. Ahmet Ercan yakın bir zamanda çok konuşulan İstanbul depreminin olmayacağını söyledi. Ercan sözlerini şöyle noktaladı, “Ülkede çok deprem çığırtkanı var. Bunlar insanları korkutarak yatırımcıları tedirgin ederek, ülkeye ekonomik olarak zarar veriyorlar. İstanbul’da yakın zamanda büyük deprem beklemiyorum. Deprem pozitif bir bilim değildir ama yaptığımız bilimsel çalışmalara dayanarak İstanbul’da 2045’ten önce büyük bir deprem riskini çok düşük görüyorum”