Bursa ve Bodrum merkezli projeleri hayata geçiren ve sınırlı sayıda butik projeler ürettiğinden dolayı, inşaat başlangıç aşamasında ciddi talep gören Ömer Kumova İnşaat, yeni projeleri ile yine tüm dikkatleri üzerine çekeceğe benziyor. Şirket prensibi olarak, bizzat etkin kontrol mekanizmasını işletebilecekleri kadar projeyi aynı anda hayata geçirdiklerini ifade eden Ömer Kumova, Bursa’da son başladığı projenin kendisi tarafından yapılan 23. proje olduğunu belirtti
Uludağ Üniversitesi ile geçen yıl yapmış oldukları protokol ile Mimarlık ve Mühendislik fakültesinden toplam 30 öğrencinin bir aylık süre dahilinde staj imkanı sağlanarak, öğrencilerin okulda almış oldukları teori bilgilerin, pratikle birleştirilmesine sonrasında bir kısım öğrencilerin ise koçluklarını yaptığını belirten Ömer Kumova hedeflerinin kısa bir dönem dahilinde “Kumova Akademi”yi kurmak olduğunu ifade etti. Faiz oranlarının yüksek olduğu bu günlerde bile konuta yatırım yapmanın bir avantaj olduğunu söyleyen Ömer Kumova, “Yeni projelerin maliyetleri mevcut zamlardan sonra daha yüksek olmaktadır. Arsa rezervinde de ciddi sıkıntı ve yukarı yönlü hareket var. Şimdi konut alan eski maliyetlendirmelerden ev alacağından dolayı, kazançlı çıkması kesindir. Kazancının ne oranda olacağı ise alacağı projenin kalitesine bağlı olacaktır” dedi.
İnşaat sektörünün köklü firmalarından Ömer Kumova İnşaat’ın 3’üncü kuşak yöneticisi Ömer Kumova ile bir araya gelerek, Bursa’da sektörün mevcut durumu, firmanın faaliyetleri ile ilgili kapsamlı bir sohbet gerçekleştirdik. Yıllardır sektörde faaliyet gösteren bir firmanın 3. Jenerasyon yöneticisisiniz, sektöre giriş hikâyenizi bizimle paylaşır mısınız? İnşaat sektörüne faaliyet gösteren bir ailenin oğlu olarak, lise çağlarımdan beri bu sektörün içindeyim. Sektöre ilk olarak Bodrum’da inşa ettiğimiz projelerle girdim. Sonrasında Bursa’da ağırlıklı konut olmak üzere, iş merkezi ve fabrika inşaatlarını hayata geçirdik. En son başladığım proje, bu güne kadar Bursa’da bireysel başladığım 23’üncü projedir. Her yeni başladığım proje, bir çok anlamda bir öncekinin üzerine konulduğu ve farklılığını hissedildiği, bir öncekiyle yarışan projeler olarak karşımıza çıkmıştır.
İş hayatında hırslı biri olarak mı tanınırsınız?
Projelerinize başlarken hangi etkenleri göz önünde bulunduruyorsunuz? Firma olarak da, bireysel olarak da çok hırslı değiliz. Ama yapmış olduğumuz işin laikiyle yapılması konusunda çok hıslıyızdır. Limitlerimiz dâhilinde daha sakin çalışmayı öngören bir firmayız. Ağırlıklı olarak aynı anda en fazla 4 inşaatı yürütüyoruz. Çalışmalarımızı her 6 ayda bir projenin biri biterken, diğeri başlayacak şekilde organize ediyoruz. Projelerimizi de müşterilerimizin istekleri doğrultusunda inşa ediyoruz. Biz bir projeye başlarken, bu projenin kurumsal avantajları, artı ve eksileri, müşteri beklentileri gibi etkenlerin hepsini göz önünde bulunduruyoruz. Müşteri beklentileri ve teslimden sonraki süreçte çok tecrübeli olduğumuzu söyleyebilirim. Bu sebepten dolayı da nerede, ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz. Bunlara dikkat etmeyen inşaat firmalarında 3’üncü veya 4’üncü jenerasyona geçenlerin sayısı bırakın Bursa’yı, Türkiye’de bile çok azdır. Bu anlamda mimar ve mühendis olarak kendilerine hedef koymuş olan bir sonraki jenerasyonumuzun ilk meyvesi 2 yıl sonra mimar olarak aramıza katılıyor. Uludağ Üniversitesi ile imzalamış olduğumuz protokol çerçevesinde, geçen yıl 15 İnşaat Mühendisliği bölümü, 15 Mimarlık bölümü olmak üzere toplam 30 öğrencimiz firmamızda staj yaptı. Temelden-çatıya, drenaj sitemlerinden-yalıtım sistemlerine, mantolamadan-çatı işlerine kadar uygulamalı olarak her türlü çalışmayı gördüler ve kendilerini geliştirme imkânı buldular. Devamında yıl boyunca bu öğrencilerimizin bir kısmının koçluğunu üstlendik. Şirket olarak hedefimiz kısa bir süre içinde “Kumova Akademi” projemizi hayata geçirip, bu gençlerin daha nitelikli bireyler olarak mezun olmalarına ve kariyer planlamalarına katkı koymak istiyoruz. Bunu yapmamızdaki bir diğer amacımız, Uludağ Üniversitesi’nden mezun olmuş ve bir kısmı Bursa piyasasında yer alacak bu arkadaşlarımızın daha geniş bir perspektifte bakarak, Bursa’mızın geleceğine olumlu katkı koymalarına destek olmaktır.
Sizin pencerenizden İnşaat Sektörü nereye gidiyor?
Bir şeyi çok iyi bilerek yapmanız, etkin bir sonuca varmamız konusunda yeterli olmuyor. Dışarıdaki bazı öngörüleri ve basında zaman zaman yer alan bazı verileri çok iyi takip edebilmek gerekiyor. Proje büyüklüğü ve detyalarını planlarken, toplumsal gelişmelere ayak uydurarak, yaşam şekli bakımından hangi yöne gittiğimizi çok iyi analiz etmek lazım. Mesela Bursa’nın Türkiye ortalamasının %10 üzerinde boşanmaların yaşandığı bir kent olduğu bilgisini doğru yorumlarsanız ve bu kesime uygun projeleri doğru yerde hayata geçirirseniz, farklılığı yaratmış olursunuz. Diğer Bir yandan bakacak olursak, artık alıcılar, almış oldukları projenin detaylarını daha fazla sorgular hale geldi. Bilinçli müşteri sayısı her geçen gün artıyor. İnternetin yaygınlaşmasındaki en güzel sonuçlarından birisi budur. İnsanlar artık aldığı şeyin ne olduğunu çok iyi bilmekle beraber, mümkün olduğunca ucuza almak istiyor. Şu an inşaat sektörünün girmiş olduğu çıkmaz budur. Çok detaycı, her şeyi sorgulayan ve ucuza isteyen bir müşteri portföyüne karşılık, belediyelerin harçlarının her geçen gün yükseltilmesi, yapı denetim maliyetlerinin artması, arsa maliyetlerinin İstanbul’a yaklaşacak seviyelere ulaşması, KDV düzenlemesi, SGK’nın yeni mevzuatları, iş güvenliği konuları gibi hususlar sürekli maliyetlerimizi arttırıyor. Sonuç bu gidişle önümüzdeki 10 yıl içinde bir çok inşaat firması bu sektörden çekilmek zorunda kalacak. Konut almayı düşünenlere tavsiyeleriniz nelerdir? Ülkemizdeki yıllık enflasyon oranları %7-8 gibi konuşulsa da, inşaat malzemelerine gelen zam %18,2 civarında. Bunları dikkate aldığınızda, faiz oranlarının yüksek olmasına rağmen konuta yatırım yapmakta avantaj var. Bundan sonraki süreçte yeni başlamış ve başlayacak olan projelerin maliyetleri daha yüksek olacak. Arsa fiyatlarındaki yükselme ise cabası.. O yüzden mevcut rezervde boş bulabildiğiniz tamamlanmış tüm konutlar fiyat açısından avantajlı. Bursa’da yapılacak olan kentsel dönüşüm ile ilgili neler düşünüyorsunuz? Kentsel dönüşümün mevcut yasalarla şuan yapılması çok zor. Kentsel Dönüşüm il bazlı düşünülmeli. Her ile özel farklı cazip imkanlar sunulmalı. İstanbul’daki m2 birim satış bedeli yüksek olduğundan dolayı, orada yapılabilecek bir kentsel dönüşüm, aynı şartlarla diğer illerde yapılması durumunda cazip olmuyor. Koşullar uygun hale geldiğinde de kentsel dönüşüm sürecinin içinde olmayı isteriz.
Konutlarınız ile ilgili nasıl geri dönüşler alıyorsunuz?
Biz projemizi bitirdiğimizde teslim edip gitmiyoruz. Bir elimiz her zaman yapmış olduğumuz projelerin üzerinde oluyor. Konut teslimlerinden sonra, dostlarımızın evlerine gidip çay kahve içiyoruz, aksayan yönümüz olup olmadığını soruyoruz, fikir alışverişi yapıyoruz. Bu sayede, nerede ne hata yaptık görebiliyoruz. İleriye dönük yaşanabilecek her türlü sıkıntıda, müşterilerimizin yani dostlarımızın yanlarında oluyoruz. Bu anlamda müşteri memnuniyetimizin olumlu olması bizleri mutlu ediyor.