Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın, Vanda yaşanan acı depremin ardından “İktidarı kaybetsek de yıkacağız” diyerek başlattığı, çürük binaların yıkılması seferberliğinin yol haritası netleşti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından deprem riskini azaltmaya yönelik hazırlanan yasa tasarısı, önceki gün Meclise sunuldu. Tasarıda, binayı yıkmak istemeyen vatandaşlara yönelik bazı yaptırımlar uygulanması öngörüldü. Buna göre, çürük binalar öncelikle anlaşma ile yıkılacak.
Anlaşmanın sağlanamaması halinde, söz konusu binalara su, elektrik ve doğalgaz verilmeyecek. Bu da yeterli olmazsa, binalar kamu gücüyle yıkılacak. Bina sahibine üç teklif sunulacak Tasarıya göre, binaların deprem testleri öncelikle yapı malikleri tarafından gerçekleştirilecek. Eğer yapı malikleri deprem testlerini yaptırmazsa, belediye ve valilikler devreye girecek. Çürük çıkan binaların sahipleri ile masaya oturulacak. Ve geçici konut, işyeri tahsisi, kira yardımı olmak üzere üç teklif sunulacak. Tekliflerin kabulü halinde ise bina yıkılacak. Aynı arsadan daire almak isteyenlere ise kolaylıklar sağlanacak. Veya bir başka yerde konut tahsis edilecek.
Kat malikleri söz konusu 4 daireyi de alamazsa, dairelerin haklarını devlet alacak ve yıkım işlemi başlayacak. Bina terk edilmezse elektriği de kesilecek TASARIDA, çürük binalardaki maliklerin binayı terk etmemesi veya direnmesine yönelik de önlemler alındı. Buna göre, tüm uyarılara rağmen çürük binanın boşaltılmaması halinde, öncelikli olarak, elektrik, su ve doğalgaz gibi hizmetler durdurulacak. Buna rağmen, malikler binayı boşaltmıyorsa, kamu gücüyle binalar boşaltılacak. Yıkım işlemleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından gerçekleştirilecek. Bakanlık, yerel yönetimlerin görevlerini tam olarak yerine getirmediğini düşündüğü anda ise kendisi devreye girecek.
Çürük binalar bakanlık tarafından yıkılacak. Mahkeme yürütmeyi bile durduramayacak Tasarıda, çürük binalarla ilgili yıkım kararları ‘seferberlik ve savaş kanunları kapsamında değerlendirildi. Tasarının gerekçesinde, mülkiyet hakkının anayasal bir hak olduğu belirtilerek, ancak can güvenliğinin mal güvenliğinden önce geldiği vurgulandı.
Tasarıda, bu nedenle, can güvenliğinin sağlanması için, savaş ve seferberlik hallerinde mal güvenliğinin ikinci plana atılabildiği kaydedildi. Tasarıda, bu hüküm doğrultusunda, mahkemelerin çürük binaların yıkılmasına yönelik kararlar hakkında, yürütmeyi durdurma kararı veremeyeceğine ilişkin hüküm de yer aldı. Öte yandan, maliklere uygun kredi verilmesinin de önü açıldı. Kat maliklerinin talep etmesi halinde, dönüşüm hesabından kredi veya kira sertifikası (sukuk) verilebilecek. "ekonomi-haber.com"