2001 yılından itibaren Türk inşaat sektörüyle birlikte, Bursa inşaat sektörü de hız kazanmıştır. Sektördeki hızlı yükseliş farklı sektörlerdeki yatırımcının inşaata yönelmesine sebep olmuştur.
Bursa yapı stokunun büyük bir bölümünün kaçak, çarpık ve mühendislik hizmeti almamış güvensiz yapılardan oluşması, son yıllarda yaşadığımız ve can kaybına neden olan depremlerle birlikte güvenli, modern ve yaşanabilir yeni konutlara olan talep artmıştır. Yeni konuta olan talebin artışıyla birlikte inşaat sektörü içinde konut inşaatlarının payı da artmıştır. Bu büyüme sektör içindeki rekabeti arttırmış ve alıcıların beklentilerinin her geçen gün yükselmesine neden olmuştur.
Yükselen rekabetle birlikte daha çok sosyal ve kültürel imkânı içinde barındıran, daha konforlu ve lüks konut üretim yarışı başlamıştır. Bursa’da olduğu gibi diğer büyük illerde de bu talepleri karşılama noktasında karma projeler dediğimiz ofis, konut, AVM ve sosyal tesisleri bünyesinde barındıran, yaşayanların neredeyse tüm ihtiyaçlarını yerleşke içerisinde karşılayacakları dev projeler karşımıza çıkıyor.
Yatırımcının ilgisini cezbeden karma projelerin alıcının her türlü beklenti ve talebini karşılaması bu tür projelere olan ilgiyi de her geçen gün arttırmaktadır.
İstanbul’daki örnekleri her geçen gün artmakta olan karma projeleri, Bursa'da da yavaş yavaş görmeye başlayacağız gibi gözüküyor. Bursa’daki ilk örneklerinden biri Koru Park olan karma projeler için uygun planlamalar yapılmadığı dolayı 3-4 katlı bir konut bölgesinde bir anda 20-30 katlı devasa projeler yükselebiliyor.
Hem alıcının hem de yatırımcının ilgisinin yöneldiği karma projeler gibi yatırımların kent planlamasına uygun ve sağlıklı olarak üretilebilmesi için mevcut imar planlarımızda günün ihtiyaçlarını karşılayacak gerekli düzenlemeler yapılmalı. Sağlıklı kentleşmenin önünü açacak yeni planlama alanları oluşturulmalı. Çarpık ve kaçak yapılaşmanın yoğun olduğu bölgelerde de yeni yapılacak imar planlarıyla doğal bir kentsel dönüşümün önü açılmalıdır.
Bursa’nın tarihi ve kültürel dokusu dikkate alınarak planlanacak kentsel dönüşüm alanlarında bu tür karma projelerin yapılabilmesine imkân sağlanırsa bölgenin daha hızlı dönüşümü ve finansman sorununun daha kolay aşılabilmesi noktasında etkili bir yöntem olabilir. Ayrıca bu bölgelere bu tür sosyal ve kültürel içerikli projelerin yapılmasıyla birlikte nüfusun kent içinde dengeli dağılımına katkıda bulunulmuş olacak, gün içerisindeki trafik hareketleri kısmen azaltılarak trafik sorununa da bir nebze olsun katkı sağlanmış olacaktır.
Ancak Bursa için karma projeler düşünülürken kentin tarihi ve kültürel kimliğine uygun tasarımlar olmasına dikkat edilmelidir. Daha çok bağımsız bölüm sığdırabilme veya kârı artırmak adına Bursa’nın bağrına bir hançer daha saplamamalıyız.