2011 yılında kurdukları firmalarıyla Bursa’nın çeşitli bölgelerinde konut projeleri yaptıklarını anlatan Mustafa Hakkı Taşolar, güvenli yapıları ve müşteri ve müşteri ilişkileri ile gün geçtikçe büyüyerek, Taşolar İnşaat’ı tercih edilen bir marka haline getirdiklerini belirtti. Daha sonra firmalarını kurdukları Demirtaş bölgesine ağırlık verdiklerini söyleyen Mustafa Hakkı Taşolar, “Şu anda Demirtaş’ın yanı sıra Demirci ve Vatan mahallelerinde şantiyelerimiz var. Aynı zamanda önümüzdeki aylarda Görükle’de bir projemize başlayacağız. Millet Mahallesi’nde 40 dairelik bir kentsel dönüşüm projemiz başlayacak.
Önümüzdeki beş yıla baktığımızda doluyuz. Yani tercih edilen bir firmayız. Yaptığımız her projede insanlara öncelikle güveni taahhüt ediyoruz. Projelerimizin arkasındayız” dedi.
“Projelerin her aşamasında denetleme var”
Daire sattıkları tüm müşterileri ile sonrasında da tek tek ilgilendiklerini anlatan Mustafa Hakkı Taşolar, Bursa ortalamasının altında fiyatları ile kaliteli projeleri mümkün olan en uygun fiyatlara satmaya çalıştıklarını söyledi. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli olarak gerçekleşen ve 11 ili etkisi altına alan afetlerin ardından yeniden gündeme gelen deprem gerçeği ile birlikte insanların konut ihtiyacına bakışının değiştiğinin altını çizdi. Taşolar, “İnsanlar artık binaların şekillerinden ve boyutlarından öte sağlamlıklarına daha fazla dikkat ediyor. Son yıllarda yayınlanan deprem yönetmeliği ve yapı denetim sistemi ile tüm müteahhitler denetleniyor. Seçimden bir gün önce çıkarılan yönetmelikle belirli yılı aşmamış mimar ve müteahhitler her şeye imza atamayacak. Bu düzenleme ile faydalı bir sınıflandırma yapıldı. Her aşamada denetleme var. Biz de firma olarak projelerimizin tüm yapım aşamalarında malzemelerde kaliteli ürünleri tercih ediyoruz. İyi, özverili ustalarla çalışmaya çalışıyoruz. Deprem bize en ufak hataların can kaybına mal olduğunu gösterdi. Bu bilinç ve sorumlulukla konutlar üretmeye gayret ediyoruz” şeklinde konuştu.
“Deprem yönetmeliği, sağlam binaları beraberinde getirdi”
Türkiye’nin deprem kuşağında yer alan bir ülke olduğu gerçeği ile binaların son yıllarda her aşaması denetlenerek yapıldığının altını çizen Mustafa Hakkı Taşolar, şunları söyledi:
“Bir projeye başlanmadan önce jeoloji mühendisleri alandan numune alıyor ve bu numuneye göre proje başlatılıyor. Eğer zeminde sıvılaşma varsa jetgrout yöntemi ile zemin ıslahı sağlanıyor. Yanı sıra fore kazık gibi sağlamlaştırma uygulamaları zaten yapılıyor. Binalarda artık c30’dan aşağı beton kullanılmıyor. Beton önceden elle karılıyordu ancak şimdi firmalarda özel testlerden geçiriliyor ve yine her aşamada denetleniyor. Toplumda müteahhitler ne yazık ki günah keçisi ilan edildi ancak biz bu işte sadece organizatörüz. Bunun dışında her şey hazır ve denetlenerek yürüyor.
“Bürokrasiye çok para harcıyoruz”
Biz yapıyı sağlamlaştıracak her türlü sisteme yatırım yapmaya hazırız. Ancak müteahhitler olarak ne yazık ki bürokrasiye çok para yatırıyoruz. Örneğin yapı denetim firmalarına çok büyük paralar veriliyor. Bunun yerine devlet, yapılarımıza bu parayla sismik izolatör koymayı şart koşsa sağlam bina yapımını daha kolaylaştırmış olacak. Bunu da kendi eliyle denetlese işler daha kolay yürüyecek. Bugün 40 daire yapılan bir projede 1,5 milyon hafriyat parası, 1,5 milyon yapı denetim ücreti veriliyor. Bu konu üyesi olduğum İMSİAD ve farklı dernekler tarafından dile getiriliyor. Bir de bu işi herkes yapmamalı. Bence müteahhitler belirli periyotlarla sınavlara tabi tutulmalı. Kendini geliştiremeyenler, çağa ve yeniliklere ayak uyduramayanlar elenmeli. Sistem artık yavaş yavaş buna doğru gidiyor.”