Kükürtlü Mahallesi’nde yapılması planlanan kentsel dönüşüm planlaması ilgili konuşan ve Kükürtlü ’nün Bursa’nın en eski yerleşim alanlarından birisi olduğuna dikkat çeken Mimarlar Odası Bursa Şubesi Başkanı Ömer Faruk Şahin, “Aynı zamanda Kükürtlü Mahallesi, diğer kentsel dönüşüm bölgelerinden farklı ekolojik dengeler de barındıran bir yer. Sadece konut alanlarındaki depreme yönelik yapısal sıkıntılara yönelik çözümler, Kükürtlü’yü maalesef beklenen kentsel dönüşüm fırsatına götürmeyecektir.” uyarısında bulundu.
“Mevcut proje bölgeye değer katmıyor”
Projeler hazırlanıp kamuoyuna sunulduğunda, oda olarak planlar ile ilgili 50 maddelik bir rapor hazırladıklarını hatırlatan Ömer Faruk Şahin, “Projelerin 3 etaba bölündüğünü gördük ve 3 sisteme bölünen bu kentsel dönüşümün tamamının, açıkçası biz bölgenin şartlarına çok uygun olmadığı kanaatindeyiz. Bu bölge için farklı öngörülerimiz var. Bölge için yoğunluk artışı gözükmüyor dense de; biliyorsunuz yoğunluk artışı hesapları daha önce yapılan bir 1/100.000’lik, 1/25.000’lik planlara göre hazırlanıyor. Kükürtlü, 5 katlı binalardan oluşan bir yapılanma alanı. Bu 5 kat içerisinde daireler oldukça büyük. Evet, konutların hepsi 99 depreminden önce yapılan yapılar ve yeni yönetmeliklerine yani deprem risklerine karşı uygun değil. Fakat şu bir gerçek ki, Kükürtlü’yü eğer dönüştürmek istiyorsak, buna farklı bir bakış açısı getirmemiz gerekmektedir” dedi.
“FSM Bulvarı ve Ataevler gibi olmasın uyarısı”
Oda olarak “kentsel dönüşümün kendisine” karşı olmadıklarına vurgu yapan Başkan Şahin, bu konudaki görüşlerini ve Kükürtlü ‘de yapılmasının uygun olacak dönüşüm fikri hakkında sözlerini şöyle sürdürdü:
“Karşı olduğumuz konu, parsel bazında yapılan binasal dönüşümlerdi ve bunun çevre şartlarına getireceği negatif etkilerdi. Bizler bu konuya farklı bir gözle bakmaya karar verdik. Odamızda bir panel de düzenledik. Bursa’da yaşayan herkesin bildiği üzere Kükürtlü ‘de ciddi bir termal su kaynağı var. Bu şu demek: sizin kentsel dönüşüm yaptığınız bölge için ikinci bir şans Fenomenbet var. Bu şansla açıkçası bölgenin içinde kalan nadir yeşil alanlardan Kültürpark’a olan yakınlığı, Merinos’a yakınlığı, yeşil alanlarla olan iç içe noktaları, burayı değerli hale getiriyor. Biz bu bölgeyi eğer sağlık turizmine yönelik bir dönüşümün içerisine oluşturabilirsek, bu sefer konu farklı bir noktaya taşınabilir şehrimiz için... Kükürtlü büyük bir alan lakin, konut yapılaşması batıya doğru gittiğinden, bu bölgelerde talep azalmış durumda. Bizim buradaki görüşümüz şudur; Buradaki Kültürpark, oteller ve hamamların olduğu bölgelerle, karşı taraftaki Sıcaksu bölgesi ile birleştirilerek ciddi bir sağlık turizmi alanına çevrilmesi... Bu alanın çevresindeki konutların yeniden inşa edilmesinde de hiçbir sıkıntı yok hatta olmalıda. Fakat daire sayısını çok fazla artırmamak gerekiyor. Daire sayısını artırmak demek altyapıyı, yolu, sosyal ihtiyaçları, ulaşım, sağlık tesisi ve yeşil alanları da artırmak gerektiği anlamına geliyor. Bizim buradaki vizyonumuz, şehre yeni bir dinamizm getirmek. Bunu bir makro proje ölçeğine taşımak. Bunun için Kükürtlü ciddi bir şans. Eğer Kükürtlü’yü Fatih Sultan Mehmet Bulvarı gibi düşünürsek, maalesef bu projenin ileride çok büyük sorunlar yaşatacağını da hepimiz göreceğiz. Ayrıca şehrimizin yeni gelir kaynaklarınada ihtiyacı var. Bursa turizm konusunda açıkçası ileriye gitme potansiyeli olan marka bir şehir; dağıyla, deniziyle, tarihi ve kültürel yapısı ile çok özel bir kent. Eğer bu değerli alana sağlık turizmini ekleyip, dünyanın birçok yerinden insanları taşıyabilirseniz, o konutlar da farklı bir kimliğe dönüşecek, oradaki ticaret alanları da işlemeye başlayacak ve şehrin batı bölümüne göre daha az talep alan bu bölgesi daha da değerlenmiş olacak.”
“Beton blok görmek istemiyoruz”
Kükürtlü Mahallesi şu an itibari ile yaşayan kişilerin yaş ortalamasının yüksek olduğu bir yer. Aynı zamanda insanlarının alışkanlıkları olan bir yer. Biz projelere baktık ve parsellerin hepsinin altında kapalı otopark var. Evet, otopark alanlarına tabii ki ihtiyacımız var, bu bir gerçek. Fakat sizin oradaki 50-60 yıllık ağaçları keserek, çim ekerek ve kısa mazı ağaçları koyarak, oradaki yeşil alanları tekrar oluşturmak gibi bir şansınız yok. Bizim en büyük endişelerimizden birisi de şudur: şehrin ulaşımını sağlayan bir tane ana arteri var. Siz Ankara asfaltı üzerinden geçtiğinizde Uludağ’a doğru baktığınız zaman, eğer yüksek bloklarla karşılaşırsanız ki şu an 5 katlı olan blokların projede 7-8 ve hatta 9 kata çıktığını görüyoruz; bu sefer beton blokların arasında bir mahalle göreceksiniz. Bizim derdimiz her baktığımızda Uludağ’ı görmek. İşte bizce şehrin gücü de buradan geliyor. Ne zaman ki Uludağ’ı gören noktaları kesiyoruz, işte o zaman şehrin hem ekolojisiyle hem de dokusu ile oynamaya başlıyoruz.”
“Elimizde başka Kükürtlü yok”
Bursa içerisinde kentsel dönüşümlerin yapıldığı bölgelerin hiçbirinin aslında değerlenmediğine şahit olunduğunu dile getiren Şahin, “FSM Bulvarı’nda, Ataevler’de ve Nilüfer’de diğer yapılaşmalarda altta bulunan dükkanlar boş duruyor. Yukarıdaki daireler satılmıyor ve hatta çoğu ofise dönüşüyor. Şimdi demek ki bir tasarım hatası yaptık; bölgenin ihtiyacından ziyade, yatırımcı ihtiyaçlarına göre bir dönüşüm uyguladık. Yapmamız gereken Kükürtlü kadar değerli bir yerde bu yanlışları tekrarlamamak, konutlar yeniden yapılsın, depreme dayanıklı konutlar inşaa edilsin ve insan hayatını koruyalım ama bölgeyide güçlendirelim. Çünkü elimizde başka bir Kükürtlü yok. O yüzden Kükürtlü Mahallesi üzerinde çok durduğumuz ve oda olarak reaksiyonumuzun kuvvetli olduğu noktalardan bir tanesi” diye konuştu.