Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, 17 Ağustos 1999’da yaşanan, 17 bin 480 kişinin yaşamını yitirdiği Gölcük merkezli depremin 20. Yıl dönümünde açıklamalarda bulundu.
Afetlerde kayıp riskini en aza indirmek için önemli çalışmalar gerçekleştirdiklerini vurgulayan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Depremler hayatın bir gerçeği. Ülkemiz ve şehrimiz gibi deprem kuşağında yer alan bölgeler için bu gerçeği unutmak, ihmal etmek diye bir durum söz konusu olamaz. Toplum olarak tarihimiz boyunca depremlerin acısını yakından yaşadık. Ancak 20 yıl önce yaşadığımız ve binlerce insanımızı kaybettiğimiz Marmara Depremi, bu konuda alınacak önlemler ve hazırlıklar noktasında bir milat oluşturdu” dedi.
‘DEPREM ÖLDÜRMEZ, BİNA ÖLDÜRÜR’
Yerel yönetim olarak deprem ile ilgili çalışmaları iki farklı başlık altında sınıflandırdıklarını dile getiren Başkan Oktay Yılmaz, “Birincisi deprem öncesinde yürütülecek çalışmalar. ‘Deprem öldürmez, bina öldürür’ gerçeğinden hareketle yapı stokumuzu güvenli hale getirmek için yoğun bir çaba içerisindeyiz. Plansız ve güvensiz yapıları güvenli konutlara dönüştürmek için kentsel dönüşümü bir tercihten ziyade bir zorunluluk olarak değerlendiriyoruz. Bu süreci sağlıklı yönetmek adına öncelikle ilçemizdeki mülkiyet sorunlarını çözmek için çalışıyoruz. Bu problem ortadan kalktığında kentsel dönüşüm kendiliğinden bir ivme kazanacaktır. Diğer hassas olduğumuz konu ise kaçak ve plansız yapılaşma. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren buna karşı yoğun bir mücadele başlattık ve bu konuda kesinlikle taviz vermeyeceğimizi belirttik. Tabut evlerin yapılmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz” diye konuştu.
‘AFETLERE KARŞI TEYAKKUZDAYIZ’
Yıldırım Belediyesi Afet Yönetim Merkezi’nde ise ilçenin dört farklı noktasına yerleştirilen deprem izleme ve ölçüm istasyonlarında olabilecek zemin hareketlerinin dijital ortamda verisini elde ettiklerini belirten Başkan Yılmaz, “Depremle ilgili diğer bir önemli Maksibet konu da deprem sonrası için yapılacak çalışmalar. Şu an yürürlükte olan ve kamu kurumlarımızla birlikte yürüttüğümüz bir ‘Afet Yönetim Planı’mız var. Bu kapsamda olası afet sonrasında toplanma yerleri hazır. İnsanlarımızın bu konudaki bilincini artırmak ve farkındalık oluşturmak adına seminerler, bilgilendirme toplantıları ve tatbikatlar düzenliyoruz. Mahalle konaklarımız da deprem odaları oluşturuyoruz. Herhangi bir afet durumunda en hızlı ve doğru şekilde müdahale etmek için de ekiplerimizi sürekli eğitiyoruz. Sonuç olarak, depremler olacaktır bunu önleyemeyiz, ancak buna karşı gerekli önlemeleri almakla sorumluyuz ve bu sorumluluğumuzu yerine getirmek için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.