Bursa’nın Gayrimenkul Gazetesi Konut ve Yapı, sektörün önemli temsilcilerini bir araya getirip ‘Sektörel Buluşmalar’ gerçekleştirmeye devam ediyor. Seramik sektörünün analiz edildiği 32. Sektörel Buluşma Divan Otel’de gerçekleştirdi.
Bursa Tesisat İnşaat Malzemeleri Derneği (BURTİMDER) iş birliği ile yapılan ve moderatörlüğünü Konut ve Yapı Gazetesi Genel Koordinatörü Serdar Ömeroğulları’nın üstlendiği toplantıya BURTİMDER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Aydın Eskibozkurt ve BURTİMDER Yönetim Kurulu Üyeleri başta olmak üzere sektörün önde gelen firmalarının temsilcileri katıldı.
Her buluşmada inşaatın alt gurubunda yer alan farklı sektörleri analiz etmeye çalışan Konut ve Yapı Gazetesi, 32. Sektörel Buluşması’nda Seramik sektörünün 2015 yılının nasıl geçtiğini, 2016 yılından neler beklenildiğini, sektörün sorunlarını ve çözüm önerilerini masaya yatırdı. Her biri işinde uzman olan sektör temsilcileri yaptıkları analizlerle sektöre dair çarpıcı tespitlerde bulundular.
Seramik satın alımında tüketiciler için sırasıyla en önemli 3 unsur; kalite, estetik ve fiyat uygunluğu diyebiliriz. Nihai kullanıcı için seramik markasının kaliteli ve estetik olmasının yanında yaygın bayi ağına sahip olması, ürün çeşitliliği ve reklamlarının olması gibi faktörlerde çok önemli hale gelmiştir. Yeni yılda sektörde son derece olumlu beklentiler hakim olduğunu görüyorum. Bu yüksek iyimserlik havasını domine eden temel parametre” ihracat”. İç piyasada ise iyimserlik havasının dış satışlardaki beklentiye nispeten biraz daha düşük olduğunu gözlemliyorum.
Kalite ve verimliliğin arttırılması, iç ve dış pazarlarda ticaret ve rekabet şartlarının korunarak iyileştirilmesi ve hedeflere ulaşmayı sağlayacak olan planlarının yapılması gerekmektedir. Bu anlamda da sektörün bağlı olduğu STK’ lara büyük görevler düştüğünü biliyoruz. Bizlerde BURTİMDER olarak üzerimize düşen görevleri en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz.
Sektörde inanılmaz ciddi bir rekabet var. Bu rekabet başarıyı da yanında getirebiliyor. Perakende oranında ciddi bir kaybımız olmasına ve 2015’te gerek seçim gerekse de farklı sebeplerden ötürü oluşan tüm sıkıntılara rağmen yılı oldukça başarılı kapattığımızı söyleyebiliriz. Artık teknoloji sayesinde herkes bilinçlendi, herkes daha iyi ve kaliteli ürünlere ulaşabiliyor. Artık seramik sektörü moda gibi takip edilmeye başlandı. Bu çok güzel bir gelişme. Cep telefonu modası gibi sürekli, yeni tarzda, yeni ebatlarda yeni özelliklerde ürünler çıkıyor. Bu gelişmeler sektöre yukarıya taşıyor bence. Günümüzde seramik dünyası öyle bir boyuta geldi ki Moda'nın vazgeçilmez bir parçası oldu Tercih edilen renkler tasarımlar ebatlar önümüzdeki yılın neyi yansıtacağını haber veriyor. Üretim teknolojisi seramik dünyasının çok önemli bir rolünü üstlendi, artık sınır tanımayan tasarımlar ,renkler (Real Look) teknolojisi sayesinde hızla günlük yaşama katılıyor. Ayrıca İstanbul ile de rekabet edebilmeli ve oranın şartlarına hazırlıklı olmalıyız. Disiplinli zamana riayet eden ve tempolu bir iş sistemimiz olmalı.
2015 her ne kadar seçim atmosferinde geçse de bizim için iyi geçtiğini söyleyebiliriz. 2015 yılında şirket olarak yüzde 12’lik bir ciro artışı yakaladık. Bunun sebebi Bursa’nın belli başlı büyük projelerinde yer almamızdan kaynaklanıyor. Şimdi seçimleri atlattık önümüzde daha belirgin bir zaman dilimi var. Ertelenen büyük projeler ortamın netliğe kavuşmasından ötürü başlayacaktır. Bu da elbette ki bizlerin işini olumlu yönde etkileyecektir. Dolayısıyla önümüzdeki yılın çok daha iyi geçeceğini düşünüyorum. Sektörel değerlendirme yaparsak, bizim sektörde bütün iplerin, tüm avantajların müteahhitin elinde olduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzden müteahhitler bizleri çok iyi kullanıyor. Sektörde ürün çeşitliliği de çok fazla çünkü çok sık değişiyor ürün tarzları. Yeni üretilen bir ürün hemen eskiyebiliyor. Durum böyle olunca seramik markaları inanılmaz bir yarış içinde pazardaki paylarını arttırmak için mücadele ediyorlar. Bu kadar emek verip bu kadar az kazanılan bir sektör daha yoktur. Birlik ve beraberlik içerisinde olmalıyız yoksa hepimiz kaybederiz.
Sektörde şu an üç şekilde çalışılıyor. Toptancı olarak, perakende olarak ve proje üzerine çalışmalar yaparak. Ama ileriki yıllarda bunun değişeceğini öngörüyoruz. Verimliliğe dayanarak işi yapış şeklimiz değişecek. Sadece verimliliğe dayanarak değil yeni ürün, yeni hizmetler, yeni bakış açılarıyla ve inovatif oluşumlarla da bu değişiklik sağlanacaktır diye düşünüyorum.
En büyük handikap alttan yetişen bir neslin gelmiyor olması. Ustalarımızla konuşuyoruz, malzeme çantalarını taşıyacak bir elemanın bile olmayışından yakınıyor. Şimdi usta var ustacık var. Eline her alet edevatı alan usta olmuyor. Bunun bir eğitimi, belgesi olması gerekiyor. Belgesiz usta çalıştırılmamalı artık. Dernek olarak seramik branşını Bursa’daki üniversitelere taşımaya çalışıyoruz. Bunu becerebilirsek sektörün geleceğini kurtarabiliriz ve kalifiye eleman sorununu çözmüş olabiliriz. Bir de çalışanlarımız 1-2 yıl çalışıp işi öğrendiğini zannedip hemen kendi iş yerlerini açma yoluna gidiyorlar. Maalesef bu arkadaşlarımızın çoğunluğu başarısız oldular. Sektörde yıllarını vermeden, tecrübelenmeden başarılı olmak çok zor. Irmak Yapı’nın başarılı olmasında en büyük etkenlerden biri de ticari terbiyesidir. Bir firmanın ticari terbiyesi neyse içerideki çalışanların da terbiyesi odur.
Nakitbahis style="font-size: 12px;">Herkes gibi bizim içinde 2015 her şeye rağmen iyi geçti diyebiliriz. Birim fiyatlarında yükseliş vardı ve bizlerde yüzde 15’lik bir büyüme gerçekleştirdik. 2016’dan da çok umutluyuz. Yüzde 10’luk bir büyüme bekliyoruz. Sektörde ciddi ve acımasız bir rekabet var ve ben bu rekabetin içinde çok bulunmak istemiyorum. Rekabetten kaçmaya çalışıyorum. Amacım acımasız rekabetin dışında bulunarak ve sürekli farklı ürünler ortaya çıkararak sektörde başarılı olmaktır.
Akıllı riskler almak her sektörde olduğu gibi bizim sektörde de başarıları beraberinde getirebiliyor. Ama şöyle de bir durum var. Mesela ticaretle uğraşan insanlar finansmanını garanti altına almayı düşünürse para kazanamıyor. Bu durumda risk almakta çok zorlaşıyor. Bizim sürekli irtibatta olduğumuz ve iş yaptığımız kesim nihai tüketicilerdir. Ve baktığımızda nihai tüketicilerin çok borçlu olduğunu görüyoruz. Onların borçlu olması, rahat olmaması bizim iyi ticaret yapmamızı engelliyor. Zaten müteahhitler başta olmak üzere iş yaptığımız müşteriler, fabrikalar bizleri hep kullanıyor. Müşteri ve müteahhit az maliyetle güzel işler yapmak istiyor ama maalesef bu bizim satışlarımıza olumsuz yansıyor. Seramik sektöründe nakliye bedelleri, bayiler için sıkıntılı. Lojistik giderleri giderek yükseliyor.
BURTİMDER sorunlarımızı dile getirmek ve çözmek için çabalıyor. Bugün de o toplantılardan birini yapıyoruz. Bölgesel sorunlarımızla da TİMFED ilgileniyor. Sorunlarımızı dile getirip çözmeye çalışıyorlar. Dernekleşmek çok önemli, sektörün daha da büyümesi ve sorunlarının azalması için sivil toplum kuruluşları ile birlikte hareket edebilmeliyiz. Maalesef iş yoğunluğundan bir araya gelip görüşemiyoruz ve iletişim eksikliği yaşıyoruz. Rekabetçi ortama çok fazla girmek istemiyoruz. Rekabetçi ortama girmek demek kardan fedakarlık etmek demek. Bu da şu an piyasa şartlarının kaldırdığı bir şey değil. Ucuz maldan uzak durmaya daha kaliteli ve karlı mal satmaya odaklanmış durumdayız. Zaten ucuz maldan uzak durdukça sektörün birçok olumsuz durumundan da uzak durmuş oluyorsunuz. Sektörde birçok sorun var elbette ki ama bu sorunlar kendi içinde firmaların çözebileceği sorunlar olabilir. Ancak haksız rekabet sektörün en büyük sorunlarından biridir ve çözümü kolay değildir bence. Rekabet elbette ki olacaktır ama rekabetin fiyatta değil hizmette ve kalitede olması gerekiyor.
2015 yılı çetin bir kış mevsimi ile başladı. Mart gibi sektör biraz toparlandı ancak bu sefer de seçim atmosferine girdik. Seçim atmosferi ister istemez bir durgunluğa yol açtı. Seçim atmosferinden tam çıktık derken daha sonra tekrar yeni bir seçim atmosferine girdik. Yani genel olarak baktığımızda yılın ilk 3 ayı ve son 1 ayında iş yapabildik diyebiliriz. Buna rağmen yine de güzel bir seneyi geride bıraktık. Ciro anlamında iyiydi ama kar anlamında çok karlı bir yıl değildi. Sektörde ciddi bir rekabet var. Özellikle burada haksız rekabete dikkat çekmek istiyorum. Olması gereken bir fiyat vardır bir işte. Ama maalesef merdiven altı olarak Tabir ettiğimiz firmalar olması gerekenden daha düşük fiyatlar verip iş yapmaya talip oluyorlar. Bu da haksız rekabete yol açıp işlerimizi etkiliyor. Müteahhitlerin adeta satın alma birimi haline geldik. Müteahhitlerin ihtiyaçlarını karşılamak için doğru ürün, doğru fiyat ve uzun vade yapılıyor ve bu da büyük risk barındırıyor.
Biz de tüm sıkıntılara rağmen 2015’i iyi geçirdiğimizi söyleyebiliriz. Vade ve tahsilatta yaşanılan problemler en çok canımızı sıkan sıkıntılar oldu. Bunlar aslında genel sektörün ortak sorunları. Üreticilerimiz stok maliyetlerimizi attırma noktasında bizleri zorluyor. Sektör çok uzun zamandır ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam ediyor. İnsanların konut ihtiyacı her zaman olacaktır ve bu ihtiyaç sektörümüzü de canlı tutacaktır. Yıllardan beri bir çok kişi geldi geçti sektörden, bazen saman alevi gibi parlayıp sönenler oldu, istikrarlı bir şekilde hale sektörde olanlar da var.
Toptan işi perakendeye nasıl indiririz onun peşindeyiz, onun için çalışıyoruz. Stok ve mağaza anlamında ciddi sıkıntılarımız var. Bir firmanın başarılı olabilmesi, daha iyi satışlar yapabilmesi için fiziki olarak da büyük, rahat ve ferah mekanlarda olması gerekiyor. Bizim maalesef yeterince büyük ve rahat fiziki alanlarımız yok, bunu değiştirebilmeliyiz. Bir de sektörün en büyük sorunlarından biri de bence eğitimli ve yetişmiş eleman bulma sorunu. Yeterli seviyede olmayan, sektörü ve satışı bilmeyen, bilinçsiz elemanlarımız var maalesef. Bu sorun da sektörü olumsuz etkiliyor.