Röportaj: İsmail Hakkı Yoğurtçu
Görüntü: Mesut Çelik
Dünya genelinde yaşanan resesyon ve ülkemizdeki enflasyonist ortam inşaat ve gayrimenkul sektörünü olumsuz etkiledi. Sektörün yapı taşları olan akademik odalar ve derneklerin temsilcileri, Konut ve Yapı gazetesinin organizasyonuyla İMSİAD’da bir araya gelerek 2024 yılını değerlendirdiler, 2025 yılından beklentilerini açıkladılar.
Şeref Demir (İMSİAD YKB)
İnşaat sektörü lokomotif bir sektör ancak bunun yanı sıra sosyal refahın temel taşını oluşturan bir sektör. Sektörümüz 2018 yılından bu yana ivme kaybediyordu, 2024 yılında da daralma devam etti ve paydaşlarımız finansmanla ilgili sorunlar yaşadı. Yılın son çeyreğinin başında gerek geçmiş dönemlerdeki taleplerin artarak bugüne gelmesi gerekse de kredi faizlerindeki düşüşe yönelik bir beklenti oluşması, birikimlerin sektörümüze dönmesi piyasada bir hareketlenmeye sebep oldu. Bu sektörün istediği düzeyde bir hareketlenme değildi çünkü bir de deprem gerçeği var ve 6,7 milyon riskli yapımız söz konusu. Tüm bunları düşündüğümüzde sürekli canlı olması gereken bir sektörün temsilcileriyiz. Şu anda olması gerekenin yarısından az bir ruhsat sayısı söz konusu. Sektörün yeniden canlanması için yeni yıldan beklentilerimiz var. Sektör olarak bu yıla umutlu gireceğiz. Barınma, zaruri bir ihtiyaç ve birikmiş olan bir talep söz konusu. Bu talebin yeniden oluşması, konut kredi faizlerinin düşme eğilimine girmesi ve ülkemizin hemen yanında yaşanan savaşlar dolayısıyla harabe haline gelen birçok bölgenin imar zorunluluğu ve bizim kentsel dönüşümlere olan ihtiyacımız gibi faktörler önümüzdeki süreçte sektörün önünün açık olacağını gösteriyor.
Şirin Rodoplu Şimşek (Mimarlar Odası Bursa Şb. YKB)
Sektörde pandemi ile başlayan, depremlerle yüzleştiğimiz, ülkeyi kilitleyen sorunlar yaşadığımız dönemlerin ardından bu süreçleri aşmakla birlikte hala toparlanamamış bir sektörden bahsediyoruz. Ara ara umut ışıkları görülüyor ancak yansımalarını derinden göremiyoruz. Bir taraftan niteliksel sorunlar yaşanırken diğer taraftan da sektörü etkileyen ülkenin sorunları ile karşı karşıya kaldık. Şu anda herkesin gününü kurtardığı bir dönem yaşıyoruz. Çok ciddi bir şekilde hareketli olmamız gereken Bursamızda da hala yeterli ivmede olmadığımızı biliyoruz, ancak umutlu olmaya, üretmeye, niteliği geliştirmeye ve sektörel olarak şehrimize katkı sunmaya devam ediyoruz.
Eda Demir (Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şb. YKB)
2024, hepimizin dert edindiği bir yıl oldu. 2024 hepimiz için biraz mücadele yılı oldu. 2024 girişimlerimizi başlattığımız bir yıl, 2025 ise imza yılımız olsun diye umut ediyorum. Biz her zaman olduğu gibi temennilerimizi pozitif tutmak durumundayız. 2024 yılında tüm paydaşların kaygılanması çok kıymetliydi çünkü bu birlikteliğin Bursa’ya daha güçlü bir destek vereceğine inanıyorum.
Cenk Köklü (Şehir Plancıları Odası Bursa Şb. YKB Vkl.)
Adıyaman merkezli olarak gerçekleşen depremin ardından 2024 yılı, afetlerin ana gündem maddesi haline geldiği bir yıl oldu. Yaşanan yerel seçimlerle birlikte halkın yerel ölçekte yeni çözümler üretilmesi için yeni bir yapılanmaya müsaade ettiğini gördük. İmarlı alanların ne olduğu, nasıl gelişmesi gerektiği konusunda yeni fırsatlar getirdi. Yeni belediye yönetimi ile birlikte Bursa’nın 1/ 100 binlik planı hakkında yeni bir çalışma başlatıldı. Dirençli ve sağlıklı kentleşme ile ilgili çalışmalar başlatıldı. Biz odamız olarak bugüne kadar bu çalışmalara her türlü katkıyı sağladık.
Esra Yıldız İnhanlı (Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Bursa Şb. Bşk.)
2024 yılı, beklentilerimizi maalesef gerçekleştiremediğimiz bir yıl oldu. Hatta bakanlığımızın verilerine göre 2023 yılında denetlenen aktif alan metrekaresi ile 2024 yılı arasında 1 milyon 220 bin m2’lik bir düşüş yaşanmış. Bu açık başlamış, bitmiş ve kullanma izni alınmış ve yeni gelmiş işler olmak üzere hesaplanmış. 2025 yılına her zamanki azmimizle çalışarak gireceğiz ve yaşanan açıkların kapanması için çaba sarf edeceğiz.
Sevcan İlici (YAPİDER YKB)
2022’nin son çeyreğinden itibaren gayrimenkul fiyatlarında yaşanan hızlı artış 2023’te de devam etti. Devamında pandemiyi yaşadık ve konut fiyatlarındaki artış nedeniyle 2024 sektörümüz açısından çok zor bir yıl oldu. Vatandaşların alım gücündeki düşüş ve kredi faizlerindeki oranların yüksek oluşu bu zorluğu perçinledi. Eylül ayına kadar bu durum devam etti ve eylül ayı itibari ile son iki yılın en hızlı gayrimenkul satışları gerçekleşti. Arsa ve diğer maliyetlerin artışı, kira bedellerindeki yükseliş de bu zorluklarda etken oldu. 2025 yılının ilk yarısında da bu sıkıntıların süreceğini düşünüyoruz ancak temennimiz hepimiz için iyi bir yıl olması.
Göksel Birsen (TÜGEM YKB)
Ülkemizde yaklaşık 27 milyon 500 bin hane olduğunu görüyoruz. Bu hanelerin yüzde 28’i kadarı da kiracı pozisyonunda. 7,5 milyona denk gelen bir hane kirada oturuyor. 2 milyon kadar hane kira vermeden konaklıyor. 18 milyon kendine ait evi olan hane var. Bunların hepsini topladığımızda yazlıklar ve yayla yerleşimleri gibi yapıları da kattığımızda yaklaşık 30 milyonluk bağımsız bir bölümden söz ediyoruz. İşyeri, dükkan ve ofis yapılarında da yaklaşık 10 milyon hane olduğunu düşünürsek toplamda 40 milyona yakın bir envantere sahip bir sektör içerisindeyiz. 80 milyon kadar da parselden oluşan yapımız var. Buna göre ülkemizde 1 yılda 3 milyona yakın gayrimenkul alım satımı gerçekleşiyor. Günde yaklaşık 12 bin 5 yüz alım-satım, aynı miktarda da kiralamanın olduğu bir ülkedeyiz.2024 yılının son çeyreğinde bir hareketlenme yaşandı. İnsanlar farklı yatırımlarından arttırdıklarını gayrimenkule yatırıyorlar. Yabancı kökenli insanların ülkelerine geri dönmesi ile kira fiyatlarında belirli dönem için gerileme olacaktır. 2025 yılının ilk altı ayının durağan geçeceğini, ikinci altı ayda ise ciddi kıpırdanmaların olacağını düşünüyoruz.
Erkan Öncel (BURSED YKB)
2024 yılı aslında baktığımızda Türkiye’nin faiz sarmalında olduğu bir dönem oldu, bu süreçle birlikte yatırımcılarımızı kaybettik. Önceki yıllarda bizler insanlarımızın tasarruf ettikleri paralara talip oluyorduk ancak şu anda maalesef bu yatırımcıların faizden, kur koruma sisteminde elde ettikleri paralara talip olmaya başladık. Bu durum ülkemizin ekonomisi için kötü bir durum. Yani bizler yatırımcılar için öncelikli alternatifler olmaktan çıktık. Bu dünden bugüne yaşanan bir süreç değil. Geçmişten gelen süreçlerin ortaya çıkardığı bir durum bu. Bursa özelinden bakarsak, kaçak yapılaşmanın fazla olduğu bir şehirde yaşıyoruz ve bu sektörümüz için büyük bir problem. Konut açığımız devam ederken konuta ulaşımda insanlarımız zorlanıyor. Sürecin yoluna girmesi için arz-talep dengesi mutlaka oluşturulmalı ve 2025 yılına umutla bakabilmemiz için ülkemiz faiz sarmalından kurtulmalı.
Alptekin Şahintürk (DEMSİAD YKB)
Türkiye’de enerji sektörü ile alakalı dinamik bir yapı var. Bu yıl itibari ile yenilenebilir enerji, toplam enerji miktarımızın neredeyse yüzde 62’sini karşılamaya başladı. Bu çok önemli bir rakam. İnsanlarımız artık yenilenebilir enerjinin öneminin farkında olarak bunun üzerine gidiyor. Dolayısıyla bu durum sektörümüzü dinamik olarak destekliyor. Konut tarafında girdi maliyetlerinden dolayı imalatlardaki kısılma sektörümüzü etkiledi. Bizim ayrıca girdi maliyetlerimizin yanında çalışan maliyetlerimizde de ciddi bir artış var. Sanayi kesiminde ise enerjinin verimli kullanımı arayışı sektörümüzü pozitif yönde etkiliyor. 2024 bizim için mevcudu koruduğumuz bir yıl oldu, 2025 yılında yurtdışında sektörümüzü direk etkileyecek talepten dolayı ve şehrimizdeki, ülkemizdeki kentsel dönüşüm çalışmalarında dolayı sektörün pozitif yönde etkileneceğini düşünüyorum.
Sabri Şen (İMDER YKB)
Ben 2024 yılını iki devrede değerlendirmek istiyorum. İlk devrede yoğun malzeme artışlarına maruz kaldık. Yılın ikinci yarısında ise malzeme artışlarımızda bir azalma oldu. Burada hükümetimizin hayata geçirmeye çalıştığı dezenflasyonist hedefler doğrultusunda bir piyasaya maruz kaldık. İnegöl ölçeğinden bakarsak bizler 2022 yılından bu yana süren enflasyonist ortamla birlikte işlerimizi azalttık. Kendimizi işlerimizi küçülterek korumaya aldık. Yılın son aylarında satışlarda bir ivmelenme oldu. Bu fırsatı değerlendirmek isteyen bir alıcı portföyü var karşımızda. 2025 yılında da ilk 6 ayda enflasyonist sürecin azalarak devam edeceğini öngörüyoruz. Yılın ikinci yarısında piyasalarda biraz daha hareketlenme olacağını düşünüyoruz. Beklenmeyen olumsuzluklar yaşanmazsa eğer, sektörümüzün gerçek ivmesini 2026 yılında yakalayacağına inanıyorum.
Emrah Taşcan (YİMSİAD YKB)
2024 yılı zor geçti bizim için. 2023 yılında yaşanan sıkıntıların ardında 2024’ten umutluyduk, yılın son çeyreği diğer çeyreklere göre daha iyi geçti bizim için. Yeni yıla umutlu girecek ve çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz.