Genç ve vizyoner iş insanı Emre Yıldız, Nefix isimli yapı kimyasalları ve yapıştırıcılarıyla dünyaya açılıyor. Üretimlerinin yüzde 99’unu, 55 ülkeye ihraç eden firmanın hedeflerini anlatan Yıldız, dünya markası olmayı istediklerini vurguladı. Dış ticaret alanında faaliyet gösteren Nef Global’ı 2009 yılında kurduğunu ifade eden Yıldız, dış ticaret çalışmalarının ardından yapı kimyasalları ve yapıştırıcıları sektörüne Nefix markası ile adım attıklarını belirtti.
Şirketin kuruluş hikâyesinden bahseden Yıldız, “Şirketimiz, 2009 yılında faaliyete başladı. İlk olarak Rusya ve eski Sovyetler Birliği ülkelerine dış ticaret yapıyorduk. Bursalı firmaların imal ettiği ürünleri, o pazarlara satıyorduk. Sonrasında, kendi markamızla üretime başladık. Nefix markası adı altında ürettiğimiz yapı kimyasalları ve yapıştırıcılar grubumuz var. Bunun yanı sıra yine kendi markamızla yurt dışına mobilya aksesuarı satışı yapıyoruz. Bizim lokomotifimiz Nefix; ürünlerimizin yüzde 99’unu ihraç ediyoruz. Pazarlarımızı genişleterek Avrupa’ya ve Afrika’ya da açıldık. Bugün itibariyle mobilya, otomotiv ve inşaat alanlarında faaliyet gösteren ve 55 ülkeye ihracat yapan bir şirketler grubuna dönüştük” diye konuştu.
KISA SÜREDE HIZLI BÜYÜME
Nefix ile ilgili gelecek hedeflerine de değinen Yıldız, şöyle devam etti: “Nefix’i bir dünya markası yapma mottosuyla yola çıktık ve kısa sürede hızlı bir büyüme yakaladık. Ürünlerimiz şu an dünyanın 30 ülkesinde aktif şekilde satılmakta. Rusya, Ukrayna ve Orta Asya ülkelerinde satışlarımız oldukça güzel devam ediyor. Bunun yanı sıra İngiltere, Almanya gibi Avrupa ülkelerinin yanı sıra Afrika’da da girişimlerimiz var. Kısacası çalışmalarımızın ihracat odaklı ilerliyor. Bunun yanında ürün gamımız da her geçen gün genişliyor. Emin adımlarla Nefix’i dünya markası haline getirme yolunda ilerliyoruz.”
ANTALYA’DA İNŞAAT YATIRIMI
Gelecekte yeni yatırımlar da yapacağının altını çizen Yıldız, “Gündemimizde Antalya’da inşaat projesi var. Burada tamamen yabancılara yönelik satış yapmak isteğindeyiz. Şu anda yabancı ülkelerin Türk ürünlerine karşı bir ilgisi var. Büyük yatırımcılarla yaptığımız görüşmelerde, onların yatırımlarını tek bir ülkeye götürmekten ziyade yatırımlarını farklı bölgelere yayma düşüncesinde olduklarını görüyoruz. Bu bağlamda ülkemiz çok önemli bir jeopolitik konuma sahip. Çok kısa sürede Avrupa, Orta Asya, Afrika ve Rusya pazarlarına ulaşabiliyoruz. Biz bu avantajımızı kullanacağız” diye konuştu.
Yapı malzemeleri ve inşaat sektörünün ilk çeyrek performansını da değerlendiren Yıldız, “Ham madde sıkıntısı nedeniyle istediğimiz ölçülere ulaşamadık ama ülkemizde, sektörümüzle ilgili ciddi bir büyüme potansiyeli var. Çok büyük yatırımlar yapılıyor. Bunun yanında mevcut yatırımlarını büyüten ya da yeni tesisler kuran firmalarımız da mevcut. Biz de bunlardan biriyiz; yatırımlarımızı her geçen gün artırıyoruz. Özellikle kendi markamızı diğer ülkelerde Nefix İngiltere, Nefix Bulgaristan gibi direkt yerel firmaymış gibi pazarlama hamlelerimiz var. O bölgelerde depo, ofis açma ve satışı artırma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yapı malzemeleri sektörü olarak dünya pazarında istediğimiz noktada değiliz ancak bunun farkındalığı oluştu. Sektörün ihracatını artırmak adına firmalar düğmeye bastı. Böylelikle dünya genelindeki pazar payımızı daha da artıracağız” ifadelerini kullandı.
AR-GE VE İNOVASYON ÇALIŞMALARI YETERSİZ
İnşaat malzemelerinde yaşanan tedarik sıkıntısına da değinen Yıldız, “Pandemi nedeniyle küresel tedarik zincirinde bozulmalar ve üretimlerde aksamalar yaşandı. Bu sadece inşaat malzemelerinde değil, her alanda yaşanan küresel bir kriz. Aşılanmanın yaygınlaşmasıyla birlikte, pandeminin hayatımızdan çıkmasının ardından bu sıkıntıların aşılıp, süreçlerin normale döneceğini düşünüyorum” dedi.
Sektördeki dijitalleşme, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarını değerlendiren Yıldız, sözlerini şöyle noktaladı: “Sektördeki bu çalışmaları yeterli bulmuyor ve bu alanlara daha fazla yatırım yapılması gerektiğine inanıyorum. Pandemi, dijitalleşme konusunda bir farkındalık oluşturdu. Fakat nitelikli, inovatif ürünler ortaya çıkarmamız için Ar-Ge’ye daha fazla önem vermeliyiz. Böylelikle firmalarımızın dünya pazarında rekabet gücü de artacaktır. Bana göre Ar-Ge’ye yapılan yatırımların bir sonu yok ve ben bunu hiçbir zaman yeterli bulmayacağım.”